Hani "son sözleri" esprileri vardır ya; "Bunda mermi yok değil mi?" ya da "Orası boyu geçiyor mu?" gibi...
siteadi.com - Çakıcı'nın mektubunun ardından... "Devlet ne kadar derin" de o sorulardan biri...
Soran, riske giriyor.
* * *
NTV'de "derin devlet"i tartıştığımız "Neden" programında MİT eski Yurtdışı İstihbarat Başkanı Nuri Gündeş'in Çakıcı hakkında "Devlete hizmeti varsa yanaklarından öperim" demesinden sonra "Alaattin Çakıcı" imzalı bir mektup aldım. 4 sayfalık mektup "akıllı ol"mam "ricası"yla bitiyordu.
Sonra benzer "rica"lar, ev ve internet adresime de ulaştırıldı.
Akşam gazetesi, tehdit mektubu sonrasında Kemal Kerinçsiz'den "Ayağını denk alsın" diye özel demeç aldı.
Kayda geçsin diye yazıyorum:
Tehdit mektubu, Akşam'ın başındaki Serdar Turgut'un "Dündar'ın temiz bir dayağa ihtiyacı var" diye hedef gösterdiği sefil yazısının çıktığı gün geldi.
* * *
Sonraki gelişmeleri özetleyeyim:
Adalet Bakanı Cemil Çiçek, konuyla özel olarak ilgilendiğini, Çakıcı hakkında tehdit mektubu yazmaktan adli ve idari yönden soruşturma açıldığını açıkladı.
"Mektup cezaevinden çıkmamış" dedi.
Çakıcı, Tekirdağ F Tipi Cezaevi'nde olduğundan olaya Tekirdağ Başsavcılığı el koydu. Başsavcı Nuri Yiğit, konuyla ilgili olarak Çakıcı'nın yazılı ifadesini aldıklarını söyledi. Çakıcı, mektubu kendisinin yazmadığını, sözlü olarak avukatına dikte ettirdiğini belirtmiş.
Mehmet Y. Yılmaz'ın Hürriyet'te "Avukatlar tehdit mektubu yollayabilir mi?" diye sorması üzerine Başsavcı, 2 avukatla ilgili inceleme yaptırdıklarını söyledi. Avukatlarla ilgili adli soruşturma için Adalet Bakanlığı'nın izni gerekiyor. Mesleki disiplin soruşturmasını ise baro yapıyor.
* * *
Öte yandan Şişli Cumhuriyet Savcılığı da Gündeş'in Çakıcı hakkındaki sözleriyle "suçluyu övdüğü" gerekçesiyle ifadesinin alınmasını kararlaştırdı. Dava açılırsa Gündeş Türk Ceza Yasası'nın 215. maddesinden 2 yıla kadar hapis istemiyle yargılanacak.
* * *
Çağdaş Gazeteciler Derneği, Adalet ve İçişleri bakanlıklarını önlem almaya çağırdı. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Orhan Erinç de tehdidi kınadı.
Yeniden ÖDP'nin başına geçen Ufuk Uras, Habertürk ekranından "Aydınlarımızın kılına dokundurtmayız" mesajı yolladı.
Türk-İş Başkanı Salih Kılıç gönderdiği mektupta "Yazılarınız, haberleriniz ve TV programlarınızla haklıdan, demokrasiden, özgürlüklerden yana sorumlu bir gazetecilik yapmaktasınız. Bu kutsal görevi yerine getirirken, özgürlüklerden, demokrasiden rahatsız olan bazı çevrelerin şahsınıza yönelik baskı ve tehditlerinin sizi yıldırmayacağına olan inancım tamdır. Bu zorlu mücadelede, varlığını demokrasiye ve özgürlüklere borçlu olan bir işçi örgütünün başkanı olarak yanınızda olacağımdan kuşkunuz olmamalıdır" diye yazdı.
Yeni Şafak'ta Yüksel Işık "Akıllı olalım, Can'ımızı koruyalım" başlıklı yazısıyla sahip çıktı.
* * *
Gelişmeler üzerine Terörle Mücadele Şubesi, gelen tehdit mesajlarını incelemeye aldı.
Vilayet Koruma Kurulu da benim başvurum olmadan, yakın koruma tahsis edilmesine karar verdi.
Koruma verildiği gün, biz bunlarla uğraşırken Akşam'da Serdar Turgut, utanmadan Çakıcı'yı alkışlayan bir fesat yazısı daha yazdı.
Devletin derinlerini, tehdidin yükseklerini, medyanın alçaklarını gördük.
Ancak okurlardan yağan o güzelim mesajlar ve önceki gün İTÜ'nün verdiği "en iyi köşe yazarı" ödülü yüreğime su serpti.
Seven, endişelenen, destekleyen herkesin "yanaklarından öperim."


[email protected] Dostlara e-mail adresini bilerek veriyorum. Belki desteklerini e-mail ile de iletmek isterler...