Dostun Sayfasi

Dostun Sayfasi (http://www.dostunsayfasi.com/)
-   Kadın Sorunu (http://www.dostunsayfasi.com/kadin-sorunu/)
-   -   Türkiye’de kadın çok eşliliği neden kabul ediyor? (http://www.dostunsayfasi.com/kadin-sorunu/18163-turkiye-de-kadin-cok-esliligi-neden-kabul-ediyor.html)

gz_antepli 09-01-2008 19:49

Türkiye’de kadın çok eşliliği neden kabul ediyor?
 
PSİKİYATRİST DOÇ. DR. OĞUZ KARAMUSTAFALIOĞLU ANLATIYOR...


“KADINLAR ÇOK EŞLİLİĞİ KABUL EDİYOR. BİR ERKEĞİN 10 KATLI BİR BİNASI VARSA, HER BİR KATA BİR KADIN KOYABİLİR”


“EVLİLİK ASLINDA BİR SEVGİLİLİK İLİŞKİSİDİR. ÇOĞU EVLİLİK SEVGİLİLİK İLİŞKİSİ OLMADIĞI İÇİN KADIN İKİNCİ EŞİ KABUL EDEBİLİYOR




http://www.gazeteport.com.tr/stellen.../gp_136047.jpg



Çok eşlilik Türkiye’de dikkat çekici bir biçimde yaygın. Daha ilginç olanı da şu ki, kadınlar kocalarının çok eşli olmasını yüksekçe bir oranda kabul ediyorlar. Buna ayna tutan bir olgu da magazin dünyasından yansıyanlar. Mesela, Kıbrıs’ta Deniz Seki ile tatil yapan Hüsnü Şenlendirici’nin resmi nikahlı eşi Nazire Şenlendirici bu durumu soran gazetecilere elindeki nikah yüzüğünü göstererek, “Orada tatilde ama tapusu bende” mesajı veriyor.

Ferdi Tayfur’un aynı anda üç kadını oluyor. Üç kadın da bunu biliyor. Bu kadınların hiçbiri ekmeğe muhtaç olduğu için buna katlanmak zorunda olan kadınlar değil. O halde kadın bu “poligamik” duruma neden rıza gösteriyor. Ve neden Türk kadını Avrupa kadınından farklı olarak erkeğinin çok eşli olmasını kabul edebiliyor? Türkiye’de erkekte çok eşlilik neden Avrupa’dakinden çok daha yaygın? Bu durumu ekonomik olarak muhtaç olmayan kadınlar da kabul edebildiğine göre, derinde yatan sebepler neler olabilir?
Bu sorulara cevap aramak için Türkiye’nin değişik bölgelerini iyi bilmesi, çok farklı sosyal kesimlerle ilgili tecrübeleri olması ve Avrupa’yı da tanıması itibariyle psikiyatrist Doç. Dr. Oğuz Karamustafalıoğlu’nu seçtik.

Oğuz Karamustafalıoğlu’ndan aldığımız yanıtlar bize, “Ey, Türk kadını, titre ve kendine gel!” dedirtti. Bakalım siz neler diyeceksiniz.


-Türkiye’de erkeğin çok eşliliği Avrupa’dakinden çok daha fazla mı yaygın?
Evet. Bunun için müsait bir sosyo –kültürel zemin de var Türkiye’de zaten. Bizde resmen çok evlilik daha 1930’larda kalktı. Cumhuriyet ilk kurulduğunda resmen çok eşlilik hala mümkündü. Bunu kanunen kaldırmak Cumhuriyet’in kuruluş yıllarından sonra 1930’larda oldu. Hatta benim bizzat tanıdığım resmen çok eşli evliler vardı. 1970’li yıllarda resmen çok eşliliğin hala mümkün olduğu yıllarda evlenmiş iki kadın görmüştüm. İkisi de, ölmüş olan kocalarının maaşını paylaşıyordu. Çok eşlilik 1930’larda kalktı tabii daha sonra ama insanların algısının değişmesi bu kadar kolay gerçekleşmiyor. Türkiye’de birçok kentte yenilere kadar imam nikahlı evlilikler çok normal karşılanıyordu. Çok eşliliğin toplumsal kabul edilirliği hala devam ediyor. Bunun dışında, birçok kadında henüz kendi becerisi ile ayakta durma kapasitesi yok. Kadın bir evlilik yapınca erkeğin kaynaklarından güç alıyor. Evlilik biterse kadın bu kaynaklardan güç alma imkanını yitiriyor. Bu güç kaybına uğramamak için de evliliği bitirmiyor.


-İmam nikahı Türkiye’de ne kadar yaygın?

Bu konuda istatistik yok.(hangi konuda var ki: SU’nun notu) Arap ülkelerinde, Afganistan’da, Pakistan’da imam nikahların kayıt defterleri var. Ben Afganistan’da ve gittiğim Arap ülkelerinde bu defterleri gördüm. Bizde defter yok, kanunen yasak zaten. Ama imam nikahı veya ikinci eş hala çok yaygın. Burda iki grup var. Birinci durumda 1.kadın 2.kadından haberli. Yani durum aşikar. İkinci durumda birinci eş ikinci eşten habersiz. Anadolu’da 1.grup daha fazla, şehirlerde ise ikinci grup daha fazla.


-İkinci grup gizli ilişkiyi uzun süre nasıl sürdürebiliyor?

İkinci bir ev var. Zamanın bir bölümü ikinci eşle geçiyor. Birinci eşe iş veya benzeri bahaneler ileri sürülerek, ikinci evde geçirilen vakit gizleniyor.


-İstatistik yok, biliyoruz ama, his olarak Türkiye’de yetişkin insanların yüzde kaçında iki eşlilik durumu var.
Yüzde 20.


-Türkiye’de kadınlar geniş mideli mi?

Bu sorunun cevabını doğru vermek için şunu görmek lazım. Evlilik bir sosyal statü. Birçok evliliğin amacı evli olduğu bireyin kaynaklarından pay çıkarma. Bu para olabilir, mevki olabilir, başka kaynaklar olabilir. Çoğu evlilikte sevgililik ilişkisi yok. Evlilik aslında bir sevgililik ilişkisidir. Sevmek, sevilmek ilişkisidir.Çoğu evlilik sevgililik ilişkisi olmadığı için kadın erkeğin ikinci ilişkisini kaynak paylaşımı karşılığında kabul ediyor. Kadın kocasıyla sevgili değil, buna rağmen ayrılmıyor. Ayrıldığında var olan kaynaklar üzerindeki yetkisini kaybedeceği için evliliği bitirmiyor.

Kocasının ikinci eşini bu nedenle mi kıskanmıyor kadınlar?

Evliliklerin tanımında yaygın olan ilişki tarzı ortak kaynak kullanımı ve çocukların annesi ve babası olmak olduğu için ikinci eş birinci kadın için sadece yatak kaybı anlamına geliyor. Kocasıyla sevgili olmayan kadın yatağını kaybetmeyi kabul ediyor. Tek kayıp yatak çünkü. Kaynaklar onda olduğu müddetçe bunu kabul ediyor. Parayı, malı, mülkü değil ama yatağı paylaşıyor.


-Peki ikinci kadın kıskanmıyor mu?

Bunun cevabı çeşitli. Bazı hallerde ikinci kadın da erkeğin imkanlarından istifade etmek istiyor. Onun maddi imkanlarından ve manevi korumasından yararlanıyor. İkinci kadının aradığı aşksa, kıskanıyor. İkinci kadın aşıksa çoğu durumda ilişkinin evliliğe dönüşmesini talep ediyor. Veya bazı ikinci kadınlar bağımsız kalmak istiyor ve evlilik talep etmiyor, bazen de başka bir erkeğe geçiyor. Erkeğin ikinci kadınla aşk ilişkisi varsa, birinci kadınla yatak ilişkisi ya ortadan kalkıyor veya görev yapmaya dönüşüyor. Bazı erkekler birinci kadını sevmese de, dini görev olarak, yani birinci kadının da cinsel ihtiyaçlarını giderme görevi olarak birinci kadınla yatak ilişkisine giriyor. Bu ama sevgisiz bir ilişki oluyor. Birinci kadın kendi ayakları üzerinde durmaya başladığında evliliği bitirebiliyor.


-Ekonomik bağımsızlığı olduğu halde ikinci eşi kabul eden kadınlar?

Burda da çeşitli sebepler olabiliyor. Bazı kadınlar geçmişlerinden, mesela çocukluklarından kalma örselenmişlikler nedeniyle kocaya bağımlı oluyor. Kadınların çok eşliliği kabul etmesi anlamında iki ana prototipi var.

1-Sosyal örüntü: Çevre etkenleri. Diğer insanların “nikahını verme” demesi etkili oluyor.

2-Psikolojik örüntü: Bağımlı kişilikler. Kaçıngan ve sosyal korkuları olanlar. Geçmişteki örselenmeleri nedeniyle var olan düzeni bozmaktan korkan, yenilik zorluğu olan kadınlar.


-Türkiye’de yetişkin ve evli erkeklerde uzun veya kısa süreli aldatma anlamında aldatma oranı nedir tahmininizce?

Yüzde 50.


-Kadınlar? Onlar ne kadar aldatıyor?

Yüzde 20 civarı.


-“Çalışan kadın aldatır” dedi bir imam geçenlerde duyduysanız. Buna ne dersiniz?

Şöyle birşey var. Çalışan kadının erkeklerle bir araya gelme imkanı daha fazladır. Başka erkeklerle bir araya gelme durumu etkileşim imkanını ve ihtimalini artırır. Çoğu çalışan kadın iş arkadaşlarını kocasından daha fazla görür, onlarla daha çok vakit geçirir. Ama şu da var. Artık internet gibi iletişim imkanlarının yaygınlaşması nedeniyle çalışmayan kadınlar da çalışanlar gibi ilişki kurabiliyor artık.


-Geleneksel kumalara gelelim biraz. Anadolu’da veya Arap ülkelerindeki kumalar birbirini kıskanmıyor mu?

Orda durum daha da farklı. Kumalıkta bir başkadın var, yani birinci kadın, bir de onun hiyerarşik olarak altında olan kadın veya kadınlar. Kuralları baş kadın koyuyor, diğeri de buna uyuyor. Eğer hiyerarşi tanımında bir karışıklık yoksa, tanımda sorun yoksa kıskançlık olmuyor. Çünkü kumalar kocanın sevgilisi değil. Sevgili rolünde olmadığı için kıskanmıyor. Kumalık bir düzen ve bir görev dağılımı.


-Sevmediği halde kıskanan kadın yok mu?

Var. Kişilik yapısı rekabetçiliğe uygunsa, verme vasıfları zayıf ve sahiplenme vasıfları güçlüyse, her şey benim olsuncuysa kıskanabilir sevmese de.


-Hülasa, Türk kadını çok eşliliği kolay kabul ediyor diyebilir miyiz?

Evet. Kocasını sevgili olarak görmüyor çünkü. Çok eşliliğin sosyal kabul edilirliği hala yüksek.


-Poligami yatkınlığı denebilir mi buna?

Türkiye’ye bakıldığı zaman bir kadın daha sıradan bir erkeğin tek kadını olmaktansa, güçlü bir erkeğin ikinci karısı olmayı kabul edebiliyor. Bir erkeğin 10 katlı bir apartmanı varsa her bir katına bir kadın koyabilir. Otururlar beraber.


-Arkadaş da olurlar mı?

O kadarını bilmem.


-Doğada çok eşlilik nasıl?

Mesela güçlü orangutan erkekleri dişi orangutanları çekerler. Güçlü bir orangutanın birden fazla dişisi olurken, güçsüzlerin hiç dişisi olmayabiliyor.


-İnsan için sağlıklısı nedir? Nasıl bir ilişkidir?

Tek eşlilik. Sevme ve sevilme. Sevgili olunan evlilik. Bir ilişki içinde kendi kimliklerini oturtmuş insanlar ikinci ilişkiye ihtiyaç duymazlar.



Safile USUL
[email protected]

HAWIN_ZEL 10-01-2008 07:04

ilginc bir roportaj yada yazi Tek eşlilik. Sevme ve sevilme. Sevgili olunan evlilik. Bir ilişki içinde kendi kimliklerini oturtmuş insanlar ikinci ilişkiye ihtiyaç duymazlar.


son bolumde herseyi aciklamis ve guzel bitirms kadin herzamn beden olarak somurulmustur ve buna tabiki dini boyutu hic kartimiyorumsosyal acidan bakacaklarina dini yontupta baskasalar daha iyii

crazydark 10-01-2008 15:29

çok eşliliği kadında düşünmektense erkek neden çok eşli olmayı düşünüyor onu sormak lazım kadınlar eğer ülkemizde 2. planda olmasa eğitim alabilse iş potansiyeli yüksek olsa niye ikinci olmayı istesin sebebi belli ya eşini çok seviyordur yada sığınacağı kimse yoktur birde yurdum kadınının fiks lafı boşanıp 10 kocam olucana 1 tane olsun onu çekeyim dul kalmak zaten ülkede hala hor görülürken yapacak ne kalıyor kadına anneye bence problemi kadının çok eşliliği kabul etmesinde değil erkeğin niye yaptığına ne istediğine dayandırmak önemli teşekkürler dostum yine kanayan yaraya parmak basmışsın


Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 20:46 .

Telif Hakları vBulletin v3.8.4 © 2000-2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.


Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.1