Ana Sayfa


Sonbahar Logosu Ana Sayfaya Gidin Ekibimiz Forum Kuralları Arama
Geri Dön   Dostun Sayfasi > Siirler > Kaynakli Siirler
Yardım Takvim Bugünkü Mesajlar Arama

Cevapla
 
LinkBack Konu Seçenekleri Bu Konuda Ara Modları Göster
Eski 10-08-2018, 16:29   #1
Yeni Üye
Üyelik Tarihi: Jul 2010
Mesajlar: 27
Tesekkür: 3
23 mesajina 69 kez tesekkür edildi
 emrebaran isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı Hıdır Işık Şiirleri

Yoksun Büyük Bir Issızlık Kadar
siteadi.com - Hıdır Işık Şiirleri
Yoksun, büyüyen bir ıssızlığın çınlamasına denk düşer gibi. Bu aslında bir yaranın kalbe nasıl kök saldığının işaretini gösteriyor. Vakit, gecenin yarım ağzında kalmış. İyiliklerin dünyasını izlek edinmiş şairlerden şiirler okuyorum, savaşın çocuklarıyla akran içimdeki çocuğa. Acıyı kaburgasında taşıyan hüzün, gözlerime yağmurlu bir sabahı çizmekte. Kadehleri iten ellerimi fesleğenlere uzatıyorum. Dokunamamanın ezici üstünlüğünden doğan ıstırap, kalbimdeki gizli günahları ifşa ediyor usulca.
Siz diyorum, uykusunda atları gören bir şairin düşlediği
sancısız dünyanın ufku musunuz ey yıldızlar?

Uyku, gece ile karıncalanan gözlerim arasında kansız bir kavga. Anlam sularını aşmış sözcükler beliriveriyor, çocukluk anılarına tutunan dimağımda. Yokluğunu hatırlatan bu yersiz yurtsuz sözcükleri, acılara yaslanan imgeler sahipleniyor kendi derinliğine akan monologların hatırına. Sonra sen geliyorsun yine aklıma, güneşe eşdeğer bir parıltıyla. Kiraz mevsimini özleten dudaklarına uzuyor gecenin ıssızlığı; çığlık oluyor sessizlik. Çiçeklerin solduğu bu sessizlik, Kudüs’ten başlayıp Babil’e yankısı düşen derin bir ah’ın iniltisine dönüşüyor. Gözyaşlarının yerini, mağara duvarlarındaki yara imleyen figürler alıyor. Yanımı yöremi boşluğa çıkaran bir uzaklığın özlem ünlemiyle söylüyorum sevgili: Ayrılık ölümün provasıdır, ölümün!
Yıldızsız göğün ahvalinde eriyip tükeniyor düşlerin muştuladığı umut;
yokluğunla büyüyen ıssızlık, ah o ıssızlık
içimdeki tükenen yaşam aritmetiğiymişâ€¦

gör bak ey sevgili, ayrılık diye bildiğimiz ölüm lekesiymiş!


İpeğin Ardı

keskin dişli bir rüzgarın peşi sıra gittim
dolaştım saçlarında su yüzlü kadınların

dipsiz bir sarnıçta kem dilli rüyalar gördüm
ebruli tabutlar taşınırken cenaze alaylarında

babamın sesinde yaşamın sırrını aradım
sukutu hayal düşerken annemin avuçlarına

epeyce dolaştım dünyayı sema ile dönerek
aşkı, şiiri ve ölümü gördüm ipeğin ardında

anladım ki şarkısı bulutmuş ömrümün
sustum sonra dünyanın yaşına hürmeten

  Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodları Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık



Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 07:37 .
Telif Hakları vBulletin v3.8.4 © 2000-2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.

Modified by HAKANDOST

eXTReMe Tracker




Valid XHTML 1.0 Transitional


Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.1