Ana Sayfa


Sonbahar Logosu Ana Sayfaya Gidin Ekibimiz Forum Kuralları Arama
Geri Dön   Dostun Sayfasi > Siirler > Kendi Siirleriniz
Yardım Takvim Bugünkü Mesajlar Arama

Like Tree1Likes
  • 1 Post By Aydındost
Cevapla
 
LinkBack Konu Seçenekleri Bu Konuda Ara Modları Göster
Eski 21-10-2012, 18:14   #1
Can Dost
Aydındost - ait Avatar
Üyelik Tarihi: Dec 2006
Bulunduğu Yer: LAMEKAN
Yaş: 52
Mesajlar: 1,442
Tesekkür: 970
389 mesajina 3748 kez tesekkür edildi
 Aydındost isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı MERDAN DOST şiirleri

SOLU PARÇALADILAR
siteadi.com - MERDAN DOST şiirleri
Nedir solun soldan ayrısı
Anlamadım işin doğrusu
Seçimmi ne karın ağrısı
Bu işler böylemi yürüyor

Bir biri üzerine açılımlar
Halka işlemez çalımlar
Görün ey devrimci canlar
Dökülen kanımız kuruyor

Halkı böldüler binbir parçaya
Gül dağıtıp üfürükcü falcıya
Dilleri dönmezdi arapçaya
Hepsi birden hutbe okuyor

Böylemi bıraktı Atatürk bize
Yazıklar olsun öyleyse size
Haddin bildirelim şu şerefsize
Ellerimiz armutmu topluyor

Vallahi insanlar candan bezdi
Sırtında beyefendiler gezdi
Garip Ömür gördüğün yazdı
Dostlar bana boşuna kızıyor



KIZILDERE

Göğü kapladı bir duman
Zalim avcı vermez aman
Düştü Cihan düştü Sinan
Kanlar aktı Kızıldere

Kızıldere kızıl oldu
Bağımıza çakal doldu
Mahir Çayanım vuruldu
Canlar yaktı Kızıldere

Ellerinde mavzerleri
Vuracaktı tüm itleri
Ömer, Ahmet, Saffetleri
Yedi gitti Kızıldere

Sabahattin, Hüdaimiz
Peşinizden biz geliriz
Yerde kalmaz silahınız
Sanma bitti Kızıldere

Nihat, Ertan koç yiğitler
Nasıl kıydı size itler
Garip Ömür der faşistler
Artık yetti Kızıldere..

(Anınız önderimiz, fikriniz güneşimiz olsun!!)
30 Mart 1972 Kızıldere Katliamı Anma etkinliği 28 Mart 2009 da Sincan ÖDP ilçe binasında saat 14:00 da bütün canları bekleriz..



KALEM SANA DARILDIM

Bak neler neler açtın başıma
Ey kalem ben sana darıldım
Şaşardım karışmasan işime
Ey kalem ben sana darıldım

İçimin sızısın duyurdun ele
Gönül yayım kapıldı bir sele
Hazan değdi tomurcuk güle
Ey kalem ben sana darıldım

Bile bile niye adam kayırmak
Olurmu canı candan ayırmak
Cellat hakim elinden kırılmak
Ey kalem ben sana darıldım

Kulu kula düşman eyledin
Ulu divanda yalan söyledin
Sen doğuşundan böyleydin
Ey kalem ben sana darıldım

Nedir özün çammı ardıçmı?
Kökü kurtlu bir ağaçmı?
Kalemmisin savcı yargıçmı?
Ey kalem ben sana darıldım

Kaç kişinin yüzün güldürdün?
Pir Sultan'ı kimin için öldürdün
Sen benim için bin kere öldün
Ey kalem ben sana darıldım

Bırak hatırımı sormayasın
Sakın gönüllere girmeyesin
Garip Ömür gibi ölmeyesin
Ey kalem ben sana darıldım



DEDEM ALİ

Gökyüzünü kapladı kara bulutlar
Eller düğün eder bayram kutlar
Halimi anlamaz yakınlar yadlar
Yüreğime közün düşmüş dedem Ali

Gözün yaşıyla yeşerttiğin bağın
Kuru otlarla doldu yığın yığın
Bir bakışınla erittiğin şu dağın
Yücesine karlar yağmış dedem Ali

Ölümsüz tek canlı yoktur dünyalı
Kalmaz dünyada bir ağaç dalı
Seni ölmez sandım kendim bileli
Yiğide bile kefen varmış dedem Ali

Her gece düşlerimde görürüm
Ben bu dertle yanar ölürüm
İnleye inleye sana varır yürürüm
Garip Ömür öksüz kaldı dedem Ali


YOLDAŞIM

Dünyada haksızlığa karşı
Eğmedik dük duran başı
Verdiğimiz haklı halk savaşı
Rüya değil inan yoldaşım

İnce Mehmet'lerden beri
Mahir'lerde vermiştir seri
Cevahir'ler dönmedi geri
İnsanın fikri yaşar yoldaşım

Yolun düşer ise uğra Deniz'e
Onlar ölümü almıştı göze
Laf yapmak düşmez de bize
Candan caymak zor yoldaşım

Ulaş'ın gözlerine kan doldu
Ya İbrahim parça parça oldu
Umuda koşan yiğitler vuruldu
Mücadele devam eder yoldaşım


BİRİYİM BEN

Kayıp bir türkünün dizesiyim
Yakılmış ozanların sesiyim
Şah Hüseyn'in sinesiyim
Kerbela hem Sivas'ım ben

Ceylanım bir aslan donunda
Cenk ederim hayber önünde
Hak Muhammed'in yolunda
Bektaş Veli hem Ali'yim ben

Şah Merdan'ı koymam dilimden
Hak'la Hak'tım caydım derimden
Şah'a gittim dar ağacı dalından
Pirsultan'ım hem Nesimi'yim ben

Yağmur yüklü bulutum yağamam
Çoktur derdim dünyaya sığamam
Kendi elim ile kendim boğamam
Garip Ömür derler bir deliyim ben



YURDUN HAKİMİ

Koltuğu bırakmaz kimi
Onlarmış yurdun hakimi
Be hey soytarı takımı
Sizi adam sayan varmı

Enflasyon tavan yapmış
Fukaranın belin bükmüş
Kriz bizi teğet geçmiş
Bundan büyük yalan varmı

Hep işleri yalan dolan
Konuşurlar falan filan
Demirel den arta kalan
Sizin gibi çoban varmı

Yasaları zengin korur
Gelen kesesin doldurur
Boş oturur çok yorulur
Yük olacak bitin varmı

Elektirik su hava para
Kim dayanır bu zamlara
Halkı soyan zalımlara
Bir haddini soran varmı

Garip Ömür düşün derim
Akılsız başı neylerim
Kuruş etmez alın terim
Emek verip doyan varmı



MİLLET

Zalimin kesesi dolup taşıyor
Beyler sırtımızda kene gibi yaşyor
Neden söyleyince herkes şaşıyor
Bukadarmı uykuya daldınız millet

Mahzuni demedimi uyanın diye
Daha uyursun bilmemki niye
Eşek çoban olmuş bizim sürüye
İşte böyle yaya kaldınız millet

Yaşıyor Ankara da dayısı olan
Edepsiz gidiyor edepli doğan
Soğan gitti ekmek kaldı yavan
Emkeği çamura bandınız millet

Kör talihine çok şükür dersin
Yarınını daha beter eylersin
Batıya kızıp doğuya söversin
İyice rotayı şaştınız millet

Garip Ömür derdinden delidir
Ne Merdan Ali nede Veli dir
Bu millete bunca zulüm nedir
Bir yanıp bir söndünüz millet



BAK HELE

Kendi eşeğini bile güdemezdi
Şimdi parti kurmuş bak hele
İyiyi kötüyü hiç bilemezdi
Adam bile seçiyormuş bak hele

Lafı sözü hep hile hurda
Çok para üttürmüş kumarda
Derman olacağım dermiş derde
Melek gibi uçuyormuş bak hele

Kendinden başkasını göremez
Bir gayeye kapılıpta ölemez
Kaz gelirse tavuk esirgemez
Halkının umuduymuş bak hele

Ali Ramazan Ufuk onun adı
Solda birlik olmak muradı
Eski liboşlardan kim kaldı
Devrimciyim diyormuş bak hele

Birbiri izine kurşun atan
Şaşı kalkar kör ile yatan
Sizemi emanet şimdi vatan
Başbakan oluyormuş bak hele

Dedikodu kazanında kaynadı
Hayal pilavını yedi doymadı
Bunca sözlerimi hiç saymadı
Garip Ömür susuyormuş bak hele


YUMRUKLU YILDIZ

Yaşamak insan gibi insanca
Umut sende yumruklu yıldız
Mezar olupta gitmek gence
Revamıdır yumruklu yıldız

Uğrunda can verdik aldık
Kül oldukda kul olmadık
Lenine Marksa hep özendik
Ustaya yani yumruklu yıldız

Yurdu kurtarmak için savaş
Işık idi söndü yavaş yavaş
Lale gül gibiydi vatandaş
Deremedik yumruklu yıldız

Işığımız yoldaş Ulaş'ımız
Zalim düzen ezer başımız
Ilık ılık akan şu kanımız
Nedendir yumruklu yıldız

Nesil düzene uyup gidiyor
Ezilen ezene gardaş diyor
Fakir hamal semerin yiyor
Ekmek diye yumruklu yıldız

Razı değilsen kalk filizlen
İşte Garip Ömür ilk yeşeren


KÖR İMİŞ İŞTE

Ben bu dünyaya baki kalamam
Mehdi gibi gidip geri gelemem
Ağaçmı olurum yaprakmı bilemem
Yeniden varolmak var imiş işte

Ayı karış karış dolaştı insan
Amma bir bulunmaz güneşi aşan
Deryadan yükselip deryaya düşen
Damlayı yaratan sır imiş işte

Şubatta durgun duran nehirler
Coş etmek için baharı bekler
Kavuşmaz aşka yanan yürekler
Aslı Keremine nar imiş işte

Garip Ömür bir anadan geldi ya
Gelip aşkın deryasına daldı ya
Bütün canlıları bir bildi ya
Ondan şu gözleri kör imiş işte


EY MARAŞ

Kara yazılmış kader kara Maraş'a
Düştü yaran yoldaş kızgın ataşa
Tutalım dostlarım itleri taşa
Faşistin elinde kaldın ey Maraş

Kimlere kandın sünni gardaşım
Neden ezdiğin şu benim başım
Seninle paylaştım ekmeğim aşım
Yüreğime sancı saldın ey Maraş

İtler doluştuda eve barklara
Kurşunlar yağdı hep çocuklara
Bizi boyadınız kızıl kanlara
Yezidin öncüsü oldun ey Maraş

Körpe yavruların günahı nedir
Vurduğun kadının çoğu gebedir
Günahın büyüğü faşistlerdedir
Bizleri kötü bildin ey Maraş

Tanrı'mı gönderdi sizi bizlere
Bu kadarmı battık biz o gözlere
Kıymayın ne olur gelin kızlara
Bağrımıza zehir doldun ey Maraş

Hükümet duymuyor neden sesimiz
Kesildi boğazdan hoş nefesimiz
Köyümde tutulmaz oldu yasımız
Mezarımı dağa kazdın ey Maraş

Yiğit sünnilere sözümüz yoktur
Kardeşi kardeşe çatan alçaktır
Gayrı o Maraş'dan yolum ıraktır
Bizi kütüğünden sildin ey Maraş

Garip Ömür duman olmuş tütüyor
Bağımızda hoyrat kuşlar ötüyor
Her yerde mazlumu zalım yutuyor
Hani yiğitlere yoldun ey Maraş



BEN GELDİM

Dünyaya geldiğim neden sorarsan
Dostluk çırasını yakmaya geldim
Gözümde kaşımda sebep ararsan
Kötüye kaş çatıp bakmaya geldim

Zalimdir zalime karşı durmayan
Mazlumun derdine çare bulmayan
Var ise dünyada zalim olmayan
Gönül servetimi dökmeye geldim

Karartmışlar güzellerin bahtını
Almazsam namerdim yiğit ahtını
Çirkin dünyaya kurmuşda tahtını
Sarayını başına yıkmaya geldim

Hakim olur isek birgün dünyaya
Gülüp eğleniriz hep doya doya
Son bulur kötülük veda acıya
Sevgi tohumları ekmeye geldim

Tutarmıki Garip Ömür dileğin
İnsan sevgisine açyın yüreğin
Doğduğundan beri ölene değin
Bütün gönüllere akmaya geldim


GERÇEK ÖLÜMDÜR

Cahil ile eyleme sohbet
İncitir seni dili zalimdir
Uçar gider ettiğin nasihat
Sanma her deli alimdir

Her canlının birdir değeri
Boş davaya adama seri
Dürüstlüğe akıt alın teri
Ötesi insanlığa zulümdür

Sarma yarasın kula kulun
Hakkın yer yetimin dulun
Kıymeti yok paranın pulun
İnsana gerçek servet bilimdir

Mevla insanı özel yaratmış
Neden Adem'i cennetten atmış
Cennet'e köprü kıldan sıratmış
Var ise bir gerçek o da ölümdür

Gerçeğe günah demiş bazılar
Beni bilmez kurandaki yazılar
Garip Ömür ölünce dürzüler
Sevinmesin susmaz dilimdir



BAYRAM

Bugün yine gönlüm yasta
Bayram gelse kaç yazar
Çürür nice yiğit mahpusta
Bayram gelse kaç yazar

Vekilimiz tutmaz sözünü
Para kör eylemiş gözünü
Giydik Amerikan bezini
Bayram gelse kaç yazar

Hükümet ikrar verdi barışa
Muhalefet de girdi yarışa
Yollar yapılmazsa Muş'a
Bayram gelse kaç yazar

İstanbul koskoca şehir
Esir aldı taşan bir nehir
Milleti buldu yine kahır
Bayram gelse kaç yazar

Sarılmadan bunca yara
Bayrama gelirmi hiç sıra
Garip Ömür yandı nar'a
Bayram gelse kaç yazar


YAZIK SANA

İnsanlık zulümdeyken
Direnmezsen yazık sana
Zalimin eli yakandayken
Yerinmezsen yazık sana

Sefaleti şeref zannetme
Sakın eğri yollara gitme
Yiğit isen devrilip yatma
Uyanmazsan yazık sana

Boyun bükme kaderine
Öfkeni bile kederine
Yürü zalimin üzerine
Varamazsan yazık sana

Kurulsa bile dar ağacı
Çilemiz ölümden de acı
Mazlum ile zalim piçi
Ayırmazsan yazık sana

Secde eder yiğide dağlar
Yol sizindir kalan sağlar
Garip Ömür kanı çağlar



KÜLÜM BENİM

Hüznüm bulut bulut çöker dağlara
Umutlarım damla damla gider sellere
Selam olsun benden hür gönüllere
Bir sevdaya zincirlidir gönlüm benim

Nice engeller aşar gider seher yeli
Bahar gelir coşar çağlar aşkın seli
Konuşur gezerim hep deli deli
Ötmez susar lal olur dilim benim

Yolum ıradı o leyla'nın köyünden
Bir damla içmem yansam suyundan
Leyla uğruna caymış idim canımdan
Yel yel olurda savrulur külüm benim

Garip Ömür garip kalsın yüreğim
Sevdalılar kavuşmuyor ne edeyim
Başım alıp bilinmez sıra gideyim
Belki de o yare kavuşur ölüm benim


ZOR GELİR BANA

Bahar gelir al kırmızı açarsın
Gönlüm bağına neşe saçarsın
Neden ya benden öte kaçarsın
Senin nazların gülüm ar gelir bana

Yar yüzünü benden öte çevirme
Aşılmaz dağları önüme serme
Ölürmüsün yar gönlümü kırma
Senin ettiklerin gülüm hor gelir bana

Gel vurma baltayı bindiğin dala
Ezel ezeli baş koyduk bu yola
Cevreyleme bağrı yanık bülbüle
Senin sitemlerin gülüm zar gelir bana

Garip Ömür'üm söyledim sözümü
Sevdana düşeli açamadım gözümü
Yar bu ayrılık kül eyliyor közümü
Senin yokluğun gülüm zor gelir bana



OZAN MAHZUNİ

Bir çığır açtı ozanların yolunda
Çok diyar gezdi sarı sazı elinde
Şu Türkiye'nin yeşilinde alında
Bir Mahzuni doğup yetti de gitti

Bilmedi eğriyi hep öğretti düzü
Onun için bir gün gülmedi yüzü
Fırtınadan geçti de kesmedi hızı
Seher yeli gibi serin esti de gitti

Cemler yapar idi dost erkan ile
Sesinin rengindedir çektiği çile
Ötüşü benzerdi nazlı bülbüle
Kartal gibi kanat çırptı da gitti

Garip Ömür dönmez sözünden
Kimler yürüdü Mahzuni izinden
Ayrı düştük zalımların yüzünden
O Şerif figanı figana kattı da gitti



VEFASIZ DOST'A

Selamın niye kesildi yoldaşım
Soyuna kılıç çalan yezit miyim
Ölmekse ölmek fedadır başım
İkrardan dönen yoz it miyim

Derdini de ki sineciğim deline
Sus mu geldi şakıyon o diline
Bir selam koymadın seher yeline
Yoksa ben aklına gel git miyim

Garip Ömür'üm dostuna inler
Düşman kesildi dostum diyenler
Hani uğrumuza canın verenler
Gözüne görünmez toz bit miyim



AZRAİL UĞRAMIŞ KÖYÜME BENİM
(Ahmet Dayıoğlu'na) (Ahmet Dayıoğlu'na)

Şu gurbetlik yollarımı bağladı
Dostun acısı yüreğimi dağladı
Koskoca yiğidi kanser neyledi
Azrail uğramış köyüme benim

Acı haberi de duydun askerde
Merhem işlemez böylesi derde
Ben yanar ağlarım gurbet ellerde
Azrail uğramış köyüme benim

Böylemiydi senin ile ahtımız
Gülmedi gitti bizim bahtımız
Viraneye döndü kalbi tahtımız
Azrail uğramış köyüme benim

Uzaktır yolları köyüme gitsem
Dostun bağrına bağrımı katsam
Senin yerine ben yanıp tütsem
Azrail uğramış köyüme benim

Böyle bilmezdim ben bu kaderi
Genç yaşında buldun sen kederi
Garip Ömür de dostun derbederi
Azrail uğramış köyüme benim


KADINLAR

Dağdan köye odun çeker
Anamız yarimiz kadınlar
Sevgi eker zulüm biçer
Anamız yarimiz kadınlar

Diri diri gömmüştük onu
Töre deyip döktük kanını
Ayıptır okutmadık çoğunu
Anamız yarimiz kadınlar

Dağlara yüklese derdini
Taşımaz ki binde birini
Döker toprağa alın terini
Anamız yarimiz kadınlar

O yarattı yeri göğü bucağı
Onsuz tüter mi yiğit ocağı
Şefkat doludur ana kucağı
Anamız yarimiz kadınlar

Adı Gül'dür Diken soy adı
Kederini neşe ile boyadı
Çürük dağa sırtın dayadı
Anamız yarimiz kadınlar

Garip Ömür döktü dilden
Garipler anlarmış halden
Sevgim sizedir gönülden
Anamız yarimiz kadınlar


VAR OĞLU VAR

Yandığımız yetmez daha da yakın
Oturup koltuklara dumana bakın
Utanmayın beyler bir de zil takın
Çünki bu işlere de bakanınız var

Biz çekeriz dertlerin hasbı hasını
Sanki tutan mı var garibin yasını
Kanımızı döküp doldurur tasını
İnsan yer kan içer hakanınız var

Fakirse zor görür rüyasında eti
Ektiği değil de çektiğidir serveti
Kalmadı toprağın hürü bereketi
Parsel edip dağlar yıkanınız var

Kendi yapar önden sapar yasada
Kürsüde konuşur unutur masada
Yetmemiş ama hepsi geldi hasada
Çatlak ele göz yaşı dökeniniz var

Garip Ömür dalgın olup gezerken
Şu halkların dertlerini süzerken
Erdoğan'a köpürüp de kızarken
Akıllara Erbakan'ı sokanınız var


BU SON ŞİİR

Kara katranlara büründüm gene
Kör kaderim karanlığa eş oldu
Ele yaz bahar hep kış geldi bana
Güneşi görmem hayal düş oldu

Neyleyim ele gelmiş baharı yazı
Çok dağlar aştım geçemem düzü
Bana kem geliyor dostların gözü
Durası yüreğim ağır bir taş oldu

Aklım düşmanım ben serseriyim
Canlı içinde gezen ceset gibiyim
Sanki cennetin cehennemindeyim
O Kevser ırmak idi ab-ı ateş oldu

Bu son şiir artık susacak kalemim
Kimseye değil kendimedir sitemim
Kırık dümenli rotası şaşkın gemim
Garip Ömür göz üstüne kaş oldu


VURDUĞUN YETER

Serimi sevdaya ezdiren zalım
Çileyi başıma verdiğin yeter
Mecnun gibi deli gezdiren zalım
Çölleri sineme sardığın yeter

Pervaneler gibi döndüm ardına
Sabrılar yetirdim zalım derdine
Canım gark eyledim elin yurduna
Uzak diyarlara sürdüğün yeter

Giden gün geriye gelir mi sence
Sızılar yüreğim inceden ince
Aşkın oku şu bağrıma değince
Kanayan yaramı vurduğun yeter

Kara gözün benden niye süzersin
Gördüğün her yeri yıkıp bozarsın
Deli bir fırtına esip esip tozarsın
Dağları yüzüme kırdığın yeter

Garip Ömür çeker iken cefası
Ölü vücudumda sürdün sefayı
Yaktığın söner mi döksen deryayı
Teni közlerine kardığın yeter



GARİP SEFİL

Kalkmaz oldu başımdan sefalet şerri
Varım yok başka kurdumdan benim
Uçuktur aklım boşa gezmem serseri
Sayan çoktur böyle ardımdan benim

Vardım gittim kör meclisine sığındım
Kendi derdim durdu ellere yandım
Bütün insanlığa köprü olurum sandım
Gidesi yoktur bitlerin sırtımdan benim

Delindi postum da sızdırıyor kanımı
Almıyor azrail neden şu canımı
Karanlığın ortasında şaştım yönümü
Güneşler savuşmuş yurdumdan benim

Garip Ömür derdiyle kalmıştır naçar
Dertliler bağında baykuşlar uçar
Yıllar oldu kalemim zehirler saçar
Yazamaz ki başka derdimden benim


İKİLİK

Ayaksız dolaştım sahrayı çölü
Bulandı gönlümün çalkanır gölü
Ben kör bilir idim ehli cahili
Onikiden hedef vurdu neyleyim

Zulüm tufanına uğradı göçüm
Volkanlar patlamış yanıyor içim
Değişir insanlar bak biçim biçim
Ayrı ayrı arap kürdü neyleyim

Evvel insan idi şimdi bir ırkdır
İnsan insan doğar asili yokdur
Biri binden say ki o hakdır
Dünyadan dışarı yurdu neyleyim

Garip Ömür aklar düşse teline
Zalım düzenini dola diline
Derman değil ise halkın haline
Başı dik gezer merdi neyleyim



PİŞMANIM

Her yılın mayıs yirmikisi
Ben doğduğuma pişmanım
Yiğit atın boş gider telkisi
Ben doyduğuma pişmanım

Bahar ayı kokuşur güller
Gülleri diker nasırlı eller
Yiğide söven kuruya diller
Ben duyduğuma pişmanım

Emeğin teri tatlıdır baldan
Felek ne ister yoksuldan
Garip Ömür ölümü cahilden
Ben değdiğime pişmanım


AKreP

Oy diye diye oyumuz aldı
Bir AKreP soktu bu halkı
Soymadığı bir derimiz kaldı
Bir AKreP soktu bu halkı

Kuru soğana talim yiğitler
Bizde dirildi sanki Hitler
Sahte sofu sahte seyyitler
Bir AKreP soktu bu halkı

Emeğe uzattı kirli elini
Büktü kırdı emekçi belini
Mühürledi ozanların dilini
Bir AKreP soktu bu halkı

Koca gemi dilinde gemicik
Amerika dostudur biricik
Avradı baş kapalı kıç açık
Bir AKreP soktu bu halkı

Garip Ömür adelet a sıdır
Yoksulu soymak yasasıdır
O ki Fetonun yanaşmasıdır
Bir AKreP soktu bu halkı



EMMOĞLU (YÜZÜN AKMIDIR)

Ey bre emmoğlu ne olmuş sana
Dininde ana ata soy yokmudur
Neden selam vermezsin babana
Sanki imanına baban yükmüdür

Arabistan çölünde yanmış başın
Ondandır bozuk hep bütün işin
Sen de bir babasın bak iyi düşün
Yeğen veren bacına bu hakmıdır

Sen anlattın bana o vezir evladı
Babasının yüreğini nasıl dağladı
Emmoğlu gözlerini kimler bağladı
Öğretmen olmak sana pakmıdır

Beni oldum olası sevemedin gitti
Benim fikirlerim hep gözüne battı
Garip Ömür sen gibilere çok çattı
Bana kara yüzün ele güne akmıdır



EKSİK DEĞİL

Dedemden miras yetimlik bana
Ondan gözümde yaş eksik değil
Kırıldı kalbim ciğer kesildi kana
Basarım bağrıma taş eksik değil

Köyüm eski köyüm değildir gayrı
Selamsız sabahın olur mu hayrı
Bahçemde güllerim küs ayrı ayrı
Tüneşir dalına baykuş eksik değil

Çektiğim ızdırap bir hasret olsa
Geçerdi dostların selamı gelse
Yürekte yeşeren sevda değilse
Düz giden yola yokuş eksik değil

Garip Ömür derdini dermanı bildi
Bir hayat istedi bin ölüm geldi
Her zerresi göçtü kime ne kaldı
Dosta küsüp giden baş eksik değil



DEV YOL MARŞI

Dağlar el veriyor bize
Gelin dev-yolcular gelin
Oligarşi gelsin dize
Gelin dev-yolcular gelin

Alın ele mavzerleri
Tutun yüksek tepeleri
Bütün faşist köpekleri
Vurun dev-yolcular vurun

Koyman Mahir'in öcünü
Gösterin gencin gücünü
Faşizmin tahtı tacını
Yıkın dev-yolcular yıkın

Garip Ömür sözüm haktır
Bundan gayrı çözüm yoktur
Devrimciyim diyen çoktur
Duyun dev-yolcular duyun



TİMSAHIN GÖZ YAŞI

Bir adam ki sanat eylemiş yalanı
Gözünden dökülen yaşlar timsahın
Kurmuş yasasını kolay eyler talanı
Belaya bulaşmaz başlar timsahın

Onyedi yaşında Erdal'dır acımız
Yoldaş Hıdır İlyas daha kaçımız
Sana düşmez ulan sana ilacımız
Kafası başka türlü işler timsahın

İşsizler çoğaldı geleli bir Tayyip
Zülme zam yaptı demokrasi deyip
Yoksulun sırtından lokmalar yeyip
Bir gün kırılmaz mı dişler timsahın

Garip Ömür der ki bir yüzün kara
Bir beş on değil söyledim bin kere
Elbet bağrından seni söker Ankara
Başına yağa yağa taşlar timsahın



VURSUNLAR BENİ

Sadık kalmadın ahdına sen köyüm
Birdaha gelirsem vursunlar beni
Yüz çevirir benden emmim dayım
Birdaha gelirsem vursunlar beni

Çorak toprağının çatlak ellisiydim
Çile harmanının kırık bellisiydim
Hani ya dostun tatlı dillisiydim
Birdaha gelirsem vursunlar beni

Bu yaraya tabip derman olamaz
Derde düşmeyenler beni anlamaz
Dostlar kılıcını dostla kanlamaz
Birdaha gelirsem vursunlar beni

Hısım akrabaya hüznümüz kalsın
Dilimiz yoktur ki sözümüz olsun
İstemem kimsenin selamı gelsin
Birdaha gelirsem vursunlar beni

Söz değmez bakış batar derine
Düşme gönül düşme hasret narına
Garip Ömür ölsün sürüne sürüne
Birdaha gelirsem vursunlar beni



'HAYIR'SIZ OLMA

Biri yasa yaptı beyin
Dedi doyasıya yeyin
Zama zulme evet deyin
Sende hayırsız olma yavrum

Kırk yıllık kurt kuzu oldu
Eylül ayında sarardı soldu
Mektup okuyup gözü doldu
Sende hayırsız olma yavrum

İşkence bitti geldi bir ölüm
Demokrasi çok aldı çalım
Bize niye yasaklandı bilim
Sende hayırsız olma yavrum

Garip Ömür der yasa berbat
Bu düzen böl parçala sat
Düşün önce kendini tart
Sende hayırsız olma yavrum



SANA MI DÜŞTÜ (Emrah'a)

Böyle bir çınarın gölgesinde
Konup göçmek sana mı düştü
Halkın gönül bahçesinde
Gülden açmak sana mı düştü

Soldurup güldün Mahzuni'ye
Sazını satıp verdin viskiye
Çıkıp geldin bende ozanım diye
Şimdi Mahzuni'lik sana mı düştü

Ona ecel gelince eyvah mı çektin
Dilin döner iken gönlünü yıktın
İnanmam uğruna türküler yaktın
Azraile çatmak sana mı düştü

Neyine ki senin miras istersin
Derdi servetiydi bunu bilmezsin
Sefa içinde ki derdi ne bilsin
Dalgın gezmek sana mı düştü

Evvelce güvendim yalan sözüne
Onu görsem diye baktım gözüne
Baban idi lanet etmiş yüzüne
Döşler dövmek sana mı düştü

Garip Ömür artık gerçeği gördü
Sefil gezdi Mahzuni'ye erdi
Senin gibileri herzaman yerdi
O sırra ermek sana mı düştü


GELECEĞE DAİR

Gözlerinde alabildiğine sevginin ışıkları,
yanağında tomurcuk vermiş bir cennet bahcesi.
En güzel yaşındasın şimdi,
dudağında yarım bir tebessümün izi var sanki,
hem de doyasıya gülmek dururken.
Sen güzel çocuk umut ek saçlarını savuran rüzgara
ve sevginle sula onu,
elbet güneş senin ellerinle doğacak
güzel yarınlara.



MUTSUZLUK

Hayatın kıyısında yürüyen adam,
Avucunda tuttuğu mutluluk kırıntılarını
Bıraktı yürüdüğü çatlak parke taşlarının
Eskimiş kırıntılarla dolu bir kenarına
Adam yürüdü ağır ağır uzaklaştı ordan
Kırıntılar savruldu bakmadı bile adam
Kırıntılar savruldu hayatın kıyısında
Savruldu adam mutsuzluğun rüzgarına
Savruldu kırıntılar rüzgarın ardından..

Garip Ömür


GİTME YOLDAŞ TÜRKMENİSTAN'A


Bir kar yağsa gurbet yolu kapansa
Dönen dönse giden yurdunda kalsa
Delinir yüreğim selamın gelse
Gitme yoldaş gitme Türkmenistan'a

Biri gitti Katar elin turluyor
Hayat neden bizi böyle zorluyor
Serdar yoldaş sazın almış gidiyor
Gitme yoldaş gitme Türkmenistan'a

Gurbetin yarası derine düşer
Bir tas çorban olsun sılada pişer
Ananla gardaşın yoluna koşar
Gitme yoldaş gitme Türkmenistan'a

Hani sözün hani devrim davası
Sarılacak kaldı halkın yarası
Garip Ömür der ki batsın parası
Gitme yoldaş gitme Türkmenistan'a


UMUT DEVRİMCİ YOL

Öğrencisi destan yazar
Şu bizim Ankara'nın
Sistemine mezar kazar
Şu bizim Ankara'nın

Sokakdır kavganın yeri
Öğrenci kavga neferi
Zapteyledik liseleri
Şu bizim Ankara'nın

İşçi sınıfı toplandı
Birer ikişer coplandı
Bıçak kemiğe saplandı
Şu bizim Ankara'nın

Tekel işçisiydi onlar
Sokağa aktı onbinler
Sendikacı baş hainler
Şu bizim Ankara'nın

İşçilere tuzak kurdu
Kumlu tuttu Recep vurdu
Polis sardı ordu ordu
Şu bizim Ankara'nın

Her sokağı karakoldur
İçinde ölenler boldur
Umudu Devrimci Yoldur
Şu bizim Ankara'nın

Kolay değil savaş vermek
Güne gün bedel ödemek
Beyler soyar olur emek
Şu bizim Ankara'nın

Sincan'da yıldız parlar
Devrim ateşini harlar
Uzak değildir Fatsa'lar
Şu bizim Ankara'nın

Yürü Gençlik Muhalefeti
Kuralım sosyalist devleti
Bitsin emeğin sefaleti
Şu bizim Ankara'nın

Mahir Hüseyin Ulaş
Kurtuluşa kadar savaş
Garip Ömür size yoldaş
Şu bizim Ankara'nın



Basit Ayrım

İki adam var karşımda iki insan
biri gümüş yakalı lacivert smokin giymiş
bir ayağı lüks jeepin içinde biri kaldırım taşlarını eziyor,
diğer adam yarısı kırlamış yarısı sarı paslı sakalı
sırtında kıvrış kıvrış kabut bezinden bir ceket
altında ondan eski, paçaları çıplak bileğinden yukarı pantolon..
İki dünya insanı iki sınıf iki farklı hayat
biri parlak biri o kadar mat.
Ya yaşamak adilce eşit demokratik
ya da ölmek öylesine yoksul öylesine çaresiz dramatik..
Garip Ömür



YAĞMIŞ GELİYOR

Delmiş yüreğini hasret deryası
Ezgiye nağmeye yağmış geliyor
Ruhsatı Şerif'tir hasların hası
Yeniden sevdaya değmiş geliyor

Almış mızrabını vurmuş teline
Mahzuni türküsü düşmüş diline
Adamış serini onun yoluna
Hüzün bulutunu sağmış geliyor

Zaman harlamıştır içerde közü
Umudumuz oldun Mahzuni kızı
Nice karanlığın sensin gündüzü
İçimize güneş doğmuş geliyor

Garip Ömür



UZAK AYDINLIK

Güneşin oğlu kızıydık amma
Aydınlık bizden uzakmı uzak
Karanlığı eken eller kırılsın
Bizim eller bize tuzakmı tuzak

Dedem gamda yüzdürüyor salını
Soran olmaz çünkü berbat halını
Şeçenler utansın akrep dölünü
Biz başka sularda yüzekmi yüzek

Garip Ömür umudunu yitirmiş
Bıçak gelmiş kemiğine oturmuş
Beyler bizim güneşimiz batırmış
Beyaz yere kara yazakmı yazak



SEVDİĞİN KİM

Sevdiğim bana yıkmış yüzünü
Baktığın benim gördüğün kim
Çözemedim gönül senin gizini
Bildiğin benim sorduğun kim

Sevdalı cismim girmez düşüne
Kapıp yüreğini koşsa peşine
Gülün değdiği ceylan döşüne
Sardığın benim vurduğun kim

Garip Ömür gah arş gahı turap
Sevdalı gönül olur mu harap
Sevda cennetinde o ab-ı şarap
İçtiğin benim dökdüğün kim


Ne Çıkar

Özü bozuk olanın sözü olsa ne
İkrardan döner yüzü ak çıkar
Her kavgada türlü türlü bahane
Ocağına ateş düşür yak çıkar

Her mecliste baş köşeye oturur
İğne yemez çuvaldızı batırır
Fukaranın ambarından götürür
Tarlasına uğrayana fak çıkar

Kimine Osman der kimine Ali
Hiç kendi özüne bulmaz vebali
Nefsine haram sindi sineli
Kessen damarını viski sek çıkar

Gah dinli gahi dinsiz bu herif
Herifi görenler istemez tarif
Garip Ömür derse ki bu Arif
İki gözün parmağınla sök çıkar



Göçük Altındayım

Göçük altındayım anne,
sesim çıkmaz.
Göğsümde ellerin yok,
göğsümde taş yığını,
göğsümde ölümün ağırlığı,
ne yarınlar ne güneş ne bulutlar,
göğsümde paramparça yüreğim var.
Sesim çıkmaz,
yerin bilmem kaç kat altındayım..
Sesimi duyanlar da
benim gibi göçük altındalar..

Garip Ömür


Mavi Özgürlük

Bir yudum mavi görmek içindi
Avlusunda vurduğum voltalar
Ulucanlar da özgürlüğün hayaliydi
Bir yudum mavi.
Saniyelik olaydır,
İlmiğin boynunu kırması
Hani boşluğa salınırken tenin,
Ruhun maviliklere göçmüştür
Bir yudumdur mavilik
Örselenmiş, iğdiş edilmiş ruhuna
Bir ydum
Yut yutabilirsen mahpus arkadaş
Yut yutabilirsen.
Sen kaçıncısın kim bilir
Kavak ağacının altında oturup
Ruhundaki aksi seyreden
Kim bilir.

Garip Ömür



DERSİM ACISI (MUNZUR ÇAYI)

Bir kara gündü yağdı dersim'e bombalar
Kan çağladı yürek dağladı Munzur çayı
Yiğitce karşı durdu Seyit Rıza ve yoldaşlar
Kan çağladı yürek dağladı Munzur çayı

Tabur tabur ordu ordu sarıldı her yanı
Toprağa düştü Dersimli yiğidin canı
Ey yezit Kemal verdiğin sözlerin hani
Kan çağladı yürek dağladı Munzur çayı

Kerbelaya döndü de Dersim köyleri
Ateş değdi yandı Merdan Ali soyları
Duman tütüyor Düzgünbaba dağları
Kan çağladı yürek dağladı Munzur çayı

Dünüm kara yazılmış bu günüm kara
Dersimin acısı yüreğimde dinmez yara
Dara düşmesin Dersimim birdaha dara
Kan çağladı yürek dağladı Munzur çayı

Hani nerde yol bilirler nerde o arifler
Kimsenin ettiği yanına kalmaz bilsinler
Sanmayın devran dönmez pis faşistler
Kan çağladı yürek dağladı Munzur çayı

Ağlama Garip Ömür sen sakın geçmişe
Kavgada düşen yiğitler gömülür güneşe
Selam olsun bin selam Hemo Cılvekej'e
Kan çağladı yürek dağladı Munzur çayı


Yusuf yLC likes this.
__________________



ilk meyvasını veren bir fidandan ham zerdaliler toplayıp
uzun yollar boyunca esaret ve zafer üstüne marşlar söylemiştik
yaşadığın günlerin hesabını soranlara
bildiğin marşları söylemeyi unutma .
  Alıntı ile Cevapla
Yandaki üye(ler) bu mesajindan dolayi Aydındost üyemize tesekkür ettiler
*Yakamoz* (30-10-2012), 40veysel (03-05-2018), Corumlu (07-02-2013), ehadi (24-03-2015), ipek damla (22-10-2012), Malik DOSTELi (03-01-2017), MEHMETDOST (22-10-2012), Merdan (26-01-2013), sergen92 (13-04-2016), Sisi (21-10-2012), Sürgün*25 (11-11-2012), temelreis (20-07-2014)
Eski 21-10-2012, 18:31   #2
Dost
Sisi - ait Avatar
Üyelik Tarihi: Dec 2006
Mesajlar: 940
Tesekkür: 1356
683 mesajina 12235 kez tesekkür edildi
 Sisi isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı

Merdan Dostumuzun Degerli siirlerini hep bir arada gormek ne guzel

Verdigin emeklerden dolayi tesekkur ederim Aydin Abi




************************************************** *****

__________________
*********************************
Yaşamak, kendi kendini adam etmektir. Zeka ve bilgiyi kullanarak etinden kemiğinden kendi heykelini yapmaktır.

Goethe
*********************************
  Alıntı ile Cevapla
Yandaki üye(ler) bu mesajindan dolayi Sisi üyemize tesekkür ettiler
Aydındost (21-10-2012), ipek damla (22-10-2012), MEHMETDOST (22-10-2012), Merdan (26-01-2013), temelreis (20-07-2014)
Eski 22-10-2012, 16:49   #3
Admin
MEHMETDOST - ait Avatar
Üyelik Tarihi: Jul 2009
Bulunduğu Yer: Defne / Hatay
Yaş: 54
Mesajlar: 19,967
Tesekkür: 7368
2688 mesajina 33629 kez tesekkür edildi
 MEHMETDOST isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı

Emeklerine sağlık dostum.Merdan dostunda yüreğine sağlık uzun zamandır uğramıyor türkiyenin bu çetrefilli döneminde umarım başına kötü bir şey gelmemiiştir

__________________
Bizim paşa gönlümüzden çıkmış paylaşıyoruz kıymet bilmeyenler UTANSIN!!
‐----------‐-----‐---------‐-----
Seni her halinle niye seveyim?FENERBAHÇEmisin sen.
  Alıntı ile Cevapla
Yandaki üye(ler) bu mesajindan dolayi MEHMETDOST üyemize tesekkür ettiler
ipek damla (22-10-2012), Merdan (26-01-2013)
Eski 22-01-2013, 01:55   #4
Dost
Sürgün*25 - ait Avatar
Üyelik Tarihi: Nov 2012
Bulunduğu Yer: Paris
Yaş: 67
Mesajlar: 784
Tesekkür: 752
174 mesajina 255 kez tesekkür edildi
 Sürgün*25 isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı

Merrdan dost, bu degerli siirlerin için emegine o gûzel yûregine saglik.
Merdan ( Ômûrn kardesim ) bena Dostun sayfasini tafsiye etin ben ( garip gurbetli )
geldim senin hiç gôremiyorum ôzletin kendini radyoda yoksun ! yazmi gôrûrsen msn de yaz bana.

  Alıntı ile Cevapla
Yandaki üye(ler) bu mesajindan dolayi Sürgün*25 üyemize tesekkür ettiler
Merdan (26-01-2013)
Eski 26-01-2013, 03:48   #5
Dost
Merdan - ait Avatar
Üyelik Tarihi: Jan 2009
Bulunduğu Yer: Ankara
Mesajlar: 179
Tesekkür: 247
99 mesajina 451 kez tesekkür edildi
 Merdan isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı

Lamekan sehrinin gün yüzlü abeyi Aydin abicim, siirlerimi derleyip MERDAN DOST siirleri yaptigin için çok tesekkür ederim. Emegine saglik.

2007 yiliydi sanirim Dostsun Sayfasi ile tanismam. O gün bu gündür beni dost bellediniz kardes saydiniz sevgi ile karsiladiniz Bende ayni sizler gibi yaptim hepinizi dost abi abla kardes saydim her firsatta sizlerle olmaya gayret gösterdim. Takdir edersiniz ki siirlerimde de açiktir, bir kavgaya en az sizler kadar bas koydum bedeller ödedim mükafatlar aldim.

Bu yolun mükafati bellidir kendini daha daha bilemek. Bilendim bileniyorum ama hiç yetinmiyor azalmiyorum. Siz güzel canlar ne kadar zaman geçsede aradan hep hatirladiniz beni hiç unutmadiniz. Bu bugüne kadar en büyük servetim oldu. Sizleri hasretle selamliyor saygilarimi sevgilerimi sunuyorum.

Yine ansizin kaybolabilir yahut gün asiri yanibasinizda olabilirim bu zamanin takdiridir. Sevgilerle.

  Alıntı ile Cevapla
Yandaki üye(ler) bu mesajindan dolayi Merdan üyemize tesekkür ettiler
Corumlu (07-02-2013), MEHMETDOST (30-01-2013), serife0334 (30-01-2013), Sisi (26-01-2013), Sürgün*25 (26-01-2013)
Eski 30-01-2013, 20:12   #6
Can Dost
Üyelik Tarihi: Feb 2011
Bulunduğu Yer: istanbul
Yaş: 53
Mesajlar: 949
Tesekkür: 7822
180 mesajina 286 kez tesekkür edildi
 serife0334 isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı

Bu güzel şiirleri yazdıgın için seni tebrik ediyorum ayrıca senin gibi bir yegen kazanmak bana ayrı bir onur veriyor yegenimmmmmmmm
Başarılarının devamını dilerim.

  Alıntı ile Cevapla
Yandaki üye(ler) bu mesajindan dolayi serife0334 üyemize tesekkür ettiler
Merdan (14-03-2013)
Cevapla

Tags
dost, merdan, Şiirleri


Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodları Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık



Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 13:14 .
Telif Hakları vBulletin v3.8.4 © 2000-2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.

Modified by HAKANDOST

eXTReMe Tracker




Valid XHTML 1.0 Transitional


Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.1