Ana Sayfa


Sonbahar Logosu Ana Sayfaya Gidin Ekibimiz Forum Kuralları Arama
Geri Dön   Dostun Sayfasi > Siyaset Kösesi
Yardım Takvim Bugünkü Mesajlar Arama

Cevapla
 
LinkBack Konu Seçenekleri Bu Konuda Ara Modları Göster
Eski 29-10-2010, 01:22   #1
Dost
Fuser - ait Avatar
Üyelik Tarihi: May 2010
Mesajlar: 66
Tesekkür: 104
57 mesajina 2559 kez tesekkür edildi
 Fuser isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı İşkenceyi yaşayanların anlatımları

BANA iŞKENCE YAPILDIĞINI MAHKEMEDE SÖYLEDiM SAVCI: SEN AMERiKA DA MI YAŞIYORSUN? HAKiM: DAHA O YASALAR ÇIKMADI
siteadi.com - İşkenceyi yaşayanların anlatımları


Anlatan: Fatma Koyupınar

17 Nisan 1992 günü, Adana da oturduğum evin kapısı çalındı. Kapıyı açtığımda karşımda silahları bana doğrultulmuş polisler gördüm. Üzerime çullanıp beni içeriye soktular. Hemen dayağa başladılar. Bir yandan da evin altını üstüne getiriyorlardı. Bu sırada evdeki dayaktan bayıldım. Kendime geldiğimde ellerimi arkadan kelepçelemişlerdi. Beni etraftan kimsenin görmemesi için bir battaniyeye sarıp polis otosuna bindirdiler. Dayak küfür burada da devam etti. Battaniyeye sarılı olduğum için etrafımı göremiyordum. Artık işin bitti, şimdi gününü görürsün o... diyorlardı. Bir süre böyle gittikten sonra arabayı durdurdular. Arabadan indirdiler. Şimdi öleceksin diyerek başıma silah dayayıp tetik düşürdüler. Sonra, bir süre daha arabayla gidip Adana Emniyet Müdürlüğüne getirdiler. Emniyet müdürlüğünde çok hızlı davranıyorlardı. Hemen üstümü başımı çıkarıp, çırılçıplak soydular. Buz kalıbını hazırlamıştık diyerek bir buz kalıbına bağladı- lar. Kısa bir sürede soğuktan titremeye başladım. O andan sonra işkenceler birbirini takip etti. Ayak-el parmaklarımdan, göğüs uçlarımdan ve cinsel organımdan elektrik verdiler. Askıya aldılar. Her askı dan sonra tazyikli su tuttular. Çırılçıplak gözü kapalı ve ellerim bağlı bekletip şimdi seni .... diye tacizde bulundular. Uyutmadılar ve sürekli yüksek sesli faşist marşlar dinletiler. Bu işkenceler günlerce tekrarlandı. işkence yöntemlerinin biri bitip biri başlıyordu. Bunları o kadar hızlı yapı yorlardı ki, sırasını bile hatırlamıyorum. Sözde işkenceye ara verdikleri zamanda bile gelip-gidip vurarak, uyutmayarak işkenceyi sürdürüyorlardı. işkencecilerin yüzünü net hatırlıyorum. Biri; kır saçlı, yüzünde bıçak izi gibi bir iz olan işkenceciydi. Diğeri; zayıf, yeşil gözlü, orta boyluydu. Bir diğeri ise; genç, kumral saçlı, iyi giyinen birisiydi. O dönem Adana Emniyet Müdürü olan Mete Altan da bir kaç kez gelip işkenceme katıldı. Bir seferinde de gözlerimi açtırdı ve Sizden korkmuyoruz dedi. 29 Nisan günü çıkarıldığım nöbetçi savcılıkta ve hakimlikte işkence gördüğümü belirtim. Ancak savcı sen Amerikada mı yaşıyorsun?, hakim de daha o yasalar çıkmadı gibi işkenceyi onaylayan şeyler söylediler. Ve tutukladılar. YARALI OLARAK GÖZALTINA ALINDIM, AĞIR iŞKENCELER GÖRDÜM... iŞKENCE YAPANLARDAN BiRi OSMAN AKTI Anlatan: Selmani Özcan Yoksul, emekçi bir ailenin çocuğuyum. Oto camcılığı, inşaatçılık gibi çeşitli işlerde çalışarak aileme katkıda bulunuyordum. 1980li yılların sonlarına doğru devrimci düşüncelerle tanıştım. Devrimci düşüncelere sahip olmamla birlikte polis baskısını da yaşamaya başladım. Toplam 5 defa gözaltı na alındım. Hepsinde işkenceye maruz kaldım. Ama işkenceyi en yoğun haliyle 15 Ağustos 1992 günü Ankarada alındığım gözaltında yaşadım. Gözaltının 16. gününde hakkımda gıyabi tutuklama çıkartılarak hastaneye yatırıldım. 24 Eylül 1992 tarihinde bu karar vicahiye çevrilerek hapishaneye konuldum. Gözaltına alındığımda yaralıydım. Devrimci bir eylem sırasında yaralandım ve farklı bir yerde yaşanan çatışmada da gözaltına alındım. Polisin açtığı ateş sonucu vücudumun 5 ayrı yerinden kurşun yarası almıştım. En önemli yara, diz kapağımın yanından dikine giren kurşunun ayak bileğime kadar kaval kemiğimi parçalaması idi. işkence arabaya konmamla birlikte başladı. Silah dipçikleri ve tekmelerle vuruyorlardı. Ankara DALa getirildiğ imde polis minibüsünün içi kan dolmuştu. Daha arabadan indirilmeden polislerin kimi azgınca saldırıp vücudumdaki tüm kanın bir an önce boşalmasını istiyor, kimisi de kalp masajı yoluyla bu süreci hızlandırmak istiyordu. Ölmemi istedikleri belliydi. Bana bunları yapan polislerden biri; 1.70 boylarında, 75 kilo ağırlı- ğında, kumral saçlı, gözleri çekikti. Diğeri; 35 yaşlarında, kır saçlı, 80 kilo dolaylarında, yuvarlak yüzlü, oldukça kırışık suratlı ve 1.75 boylarında idi. DALda bayılmışım. Ankara SSK Hastanesine kaldırı- larak serumla müdahalede bulunulmuş. Kendime geldiğ imde açlık grevinde olduğumu belirttim. Seruma sulu gıda ve değişik vitaminler enjekte ettiklerini gördüm. Serumu çekip attım. Bir hemşire çağırarak yeniden serumu koluma takmaya çalıştılar. Kolumun biri ranzaya kelepçeli durumda idi. Üç polis diğer kolumu sabitleyip serumu takmaya elverişli hale getirmeye çalı ştılarsa da başarılı olamadılar ve vazgeçtiler. ismimi söylememem halinde öldüreceklerini söylüyorlardı. Hastaneden sedyeyle çıkarıldığımda dönemin Ankara Emniyet Müdürü Mehmet Canseven üstüne doktor önlüğü giymiş halde yanıma gelerek; Oğlum ismini söyle seni tedavi edeceğiz dedi. Aklı sıra doktor kılığı- na girip, bu yöntemle ismimi öğreneceğini düşünüyordu. Cevaben zafer işareti yaptığımda üzerindeki önlüğü çıkararak firlayıp gitti. Yeniden DAL a götürüldüm. işe elektrik ve haya burma ile başlandı. Manyetodan gelen kabloların vücudumda dolaştırılmadığı yer kalmadı. Meme uçlarından cinsel organıma, kulak memelerinden yüzüme ve vücudumun diğer yerlerine, tüm vücudumda gezdiriyorlardı. Bir yandan elleriyle ağzımı ve burnumu kapatıp beni soluksuz bırakırken diğer yandan da vücudumu tekmeliyorlardı. Havasızlıkla birlikte, sanki patlayacakmış hissine kapılıyor, vücut direncimi hayli kaybettiğimi farkediyordum. Haya burma ve yaralı ayağıma yapılan işkence aynı anda devam ediyordu. Tüm bunları yaparken büyük bir zevk aldıkları her hallerinden anlaşılıyordu. Ayağım parçalanmış olduğundan ayaktan verdikleri elektrik daha etkili oluyordu, elektriğin voltajı yükseldikçe vücudum kasılıyor ve sarsılıyordu. Bu işkence aralıklarla sık sık tekrarlandı. Beşinci günde tekrar hastaneye kaldırıldım. Merak edip görmek isteyen polislerin sayısı bir hayli fazla idi. Hepsinin de istisnasız yaptığı tek şey vardı: Yaralı olan ayak parmaklarımdan tutup sağa sola kurcalayıp fırlatıp atma!. Tazyikli su sıkmak için götürdüklerinde iki kolumdan tutup sürüklüyorlardı. Kesilen kanama yeniden başlamı ştı. Tazyikli su öncelikle açılan yaralara sıkılıyordu. Bana işkence yapanlardan biri, daha sonra ismi bası- na sıkça yansıyan Osman Aktı. Bu işkenceciye kendi aralarında Hoca, Şef diyorlardı. Diğeri; 1. 80 boylarında, 35-37 yaşlarında, 100-120 kilo ağırlığında uzun suratlı, esmer, siyah saçlı ve saçları geriye doğru taralı düzgün Şzikli biriydi. Bir diğeri; 1. 70 boylarında düz saçlı, saçları sağa taralı, kumral, alın kısmı geniş, sarkık bıyıklı, 30 yaşlarında bir polisti. Yine 1.70 boylarında, beyaz tenli, çakır gözlü, Balkan göçmenlerine benzeyen 29-30 yaşlarında komiser yardı mcısıydı. ilerleyen günlerde ayağım tümüyle şişmiş, iltihaplar akmaya başlamıştı. Morluktan öte siyaha çalmış, çürümüş bir haldeydi. Ayağıma her dokunduklarında kemiklerimin dışa doğru çıktığını görüyordum.

  Alıntı ile Cevapla
Yandaki üye(ler) bu mesajindan dolayi Fuser üyemize tesekkür ettiler
Burcudost (29-10-2010), DEDE KARTAL (29-10-2010), IZA (29-10-2010), Sisi (29-10-2010)
Eski 29-10-2010, 01:23   #2
Dost
Fuser - ait Avatar
Üyelik Tarihi: May 2010
Mesajlar: 66
Tesekkür: 104
57 mesajina 2559 kez tesekkür edildi
 Fuser isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı

Fatma yoldaş'ı saygıyla anıyorum. ''Devrim şehitleri ölümsüzdür.''

  Alıntı ile Cevapla
Yandaki üye(ler) bu mesajindan dolayi Fuser üyemize tesekkür ettiler
IZA (29-10-2010)
Eski 29-10-2010, 18:09   #3
IZA
Onursal Dost
IZA - ait Avatar
Üyelik Tarihi: May 2007
Bulunduğu Yer: Kizlarimin yanindayim en degerli varliklarim
Yaş: 47
Mesajlar: 832
Tesekkür: 704
507 mesajina 1243 kez tesekkür edildi
 IZA isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı

Eline saglik Fuser ilk defa okuyorum böyle bir sey,çok fena,çok aci,insan disi bir olay....Yapanlar rahat uyumasin,allah belalarini versin birde erkegim diye gezerler

__________________
мυтℓυ єтмι¢єкѕєη мєѕgυℓ∂є єтмι¢єкѕιη, νє∂αℓαя кσуѕα∂α вαzєη gιтмєк gєяєкιя...
  Alıntı ile Cevapla
Yandaki üye(ler) bu mesajindan dolayi IZA üyemize tesekkür ettiler
Fuser (30-10-2010)
Cevapla

Tags
anlatımları, yaşayanların, İşkenceyi


Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodları Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık



Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 10:41 .
Telif Hakları vBulletin v3.8.4 © 2000-2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.

Modified by HAKANDOST

eXTReMe Tracker




Valid XHTML 1.0 Transitional


Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.1