Ana Sayfa


Sonbahar Logosu Ana Sayfaya Gidin Ekibimiz Forum Kuralları Arama
Geri Dön   Dostun Sayfasi > Güncel Olaylar > Taksim Direnisi
Yardım Takvim Bugünkü Mesajlar Arama

Cevapla
 
LinkBack Konu Seçenekleri Bu Konuda Ara Modları Göster
Eski 18-06-2013, 18:48   #11
Admin
MEHMETDOST - ait Avatar
Üyelik Tarihi: Jul 2009
Bulunduğu Yer: Defne / Hatay
Yaş: 54
Mesajlar: 19,967
Tesekkür: 7368
2688 mesajina 33627 kez tesekkür edildi
 MEHMETDOST isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı Çarşı

“Rüşvet alan, para pul padişahı değiliz.

Paramparça olmuş gönül hırkalarını diker, yamarız biz.”

Mağduriyetimiz ve mazlumiyetimiz sınanırken, vicdanı icarlanmamış halkımızın, hakikate olan inancından güç alarak diyoruz ki: Mutluluğun resmini yapamadık belki; ama -15 derecede, naylon çadırların içerisinde güneşin doğuşunu hayal etmenin ne olduğunu resmettiğimiz icin hiçbir pişmanlık duymuyoruz.

Beyaz formalarımız bize kefen olsun ki kanlarımızı satmadık, tek celsede bağışladık. "Helal-i hoş olsun" diyoruz.

Çocuk Esirgeme Kurumları’nda, ağlayan çocukların gözyaşlarını gördüğümüz için boğazımıza bir yumruk oturmuştu ve sıkılıydı.

Yaşlılarımızı ziyarete gittiğimizde, analarımızın-babalarımızın olduğunu onlar ölmeden önce öğrendik.

Tabelada yerlere çöp atmayınız yazdığı için değil, engelleri tek tek aşmaya calıştığımız için ceplerimizde mavi kapaklarla gezdik.

Uluslararası Astronomi Birliği, Pluton için “o artık gezegen değil” dediğinde, kandırılmışlık duygusuna kapılmanın ne olduğunu iyi bildiğimiz için “bi dakkaaa!” dedik… “hepimiz Pluton’uz”!

Hasankeyf, yunuslar, sokak hayvanları…

Bilemedik, bilemedik, bilemedik.

Daha çok sevmemekmiş asıl suçumuz, bilemedik.

Karadeniz için haykırdık; kimsenin diline, genzine o çaylar dökülmesin diye. Karadeniz’e kanser araştırma hastaneleri yapılsın diye inim inim inledik.

Van'a 8 değil, 18 konteynır alamamaktır vicdani suçumuz.

17 Ağustos’taki acıyı biz neden daha çok hafifletemedik ki?

Henüz biber gazı da icat olmadıydı üstelik.

Biz buna yangınız.

İçimizde yangın çıkardık, suçluyuz…

Kaz Dağları ile akrabalığımız, Ferhat’a olan hayranlığımızdan olmadı.

Peki ya Şirin bilseydi Munzur Çayı’nın gizemini, Ferhat’ın hali nice olurdu ?

Biz de geç kalmışız be Schindler, evet. İnsanlık için, halkımız için daha çok güzellikler yapabilirdik.

Düğün nedir bilemedik; ama cenazelerimizi hep kendimiz kaldırdık.

Evvellerimiz ve geleneğimiz olduğu için, dayatılana karşı çıkıp başka bir dünyayı mümkün görebiliyoruz. O yüzdendir ki, “her şeyin, herkesin bir fiyatı vardır” diyen meymenetsiz patronun suratına parayı çarpan güzel abimizi sinema salonunda alkışladığımız anın heyecanını hep içimizde yaşıyoruz.

Tarih, bugüne kadar söylediğimiz her sözün ve yaptığımız her şeyin şahididir. Bizim hakikatimiz, isnat edilenlerle değişmez.

“Ağaçları sulamanın bir adalet, dikene su vermenin ise bir zulüm olduğunu” çok ama çok, çok iyi biliyoruz.

Bizim aradığımız şey bambaşka...

Şairin dediği gibi, “ne ağaca benzer ne de buluta”

Hukuk ve ahlak kurallarının kesiştiği yerde vicdan arıyoruz biz, vicdan !

__________________
Bizim paşa gönlümüzden çıkmış paylaşıyoruz kıymet bilmeyenler UTANSIN!!
‐----------‐-----‐---------‐-----
Seni her halinle niye seveyim?FENERBAHÇEmisin sen.
  Alıntı ile Cevapla
Yandaki üye(ler) bu mesajindan dolayi MEHMETDOST üyemize tesekkür ettiler
Sürgün*25 (19-06-2013)
Eski 16-07-2013, 02:43   #12
Dost
Sürgün*25 - ait Avatar
Üyelik Tarihi: Nov 2012
Bulunduğu Yer: Paris
Yaş: 67
Mesajlar: 784
Tesekkür: 752
174 mesajina 255 kez tesekkür edildi
 Sürgün*25 isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı Polis Hatay'da Gaz Bombasiyla Ev Yakti...!!!

Polis, Hatay’da gaz bombasıyla ev yaktı

Gezi Parkı olaylarında eylemcilerin işyerlerine zarar verdiğini iddia eden iktidar esnafı kışkırtmaya çalışırken, polisin attığı gaz bombalarının nasıl zarar verdiği Hatay’da belgelendi. Gaz bombası fişekleri bir evin yanmasına neden oldu.






Gezi Parkı olaylarında yaşamını yitiren Abdullah Cömert’in 40’ı nedeniyle okutulan mevlidin ardından akşam Cömert’i ve Eskişehir’de dövülerek öldürülen Ali İsmail Korkmaz’ı anmak için toplanan kalabalığa polisin müdahalesiyle çıkan çatışma saatlerce sürdü.

Çatışma sırasında polis Armutlu Mahallesi’nde evlere de gaz bombası yağdırdı. O bombaların kapsülleri bir evde yangın çıkardı. Yangını gören vatandaşlar hemen müdahale etti. Mahalleli seferber olurken, Gezi Parkı direnişçisi bir genç, yangını söndürmek için eve girdi. Yangın vatandaşlar ve eylemciler tarafından söndürüldü. Ancak eve giren genç, dumandan zehirlendi. Evde baygın bulunan genç, hastaneye kaldırılarak tedavi altına alındı.









Haber Kaynağı: Gazetecileronline.com

__________________


Kapansin El Kapilari, Bir Daha Acilmasin ! Yok Edin; insanin insana Kullugunu, Bu Davet Bizim...
  Alıntı ile Cevapla
Yandaki üye(ler) bu mesajindan dolayi Sürgün*25 üyemize tesekkür ettiler
MEHMETDOST (16-07-2013)
Eski 16-07-2013, 02:53   #13
Admin
MEHMETDOST - ait Avatar
Üyelik Tarihi: Jul 2009
Bulunduğu Yer: Defne / Hatay
Yaş: 54
Mesajlar: 19,967
Tesekkür: 7368
2688 mesajina 33627 kez tesekkür edildi
 MEHMETDOST isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı

Yaşanan bunca şeyden sonra hükümetin hala istifayı düşünmüyor olması düşündürücü

__________________
Bizim paşa gönlümüzden çıkmış paylaşıyoruz kıymet bilmeyenler UTANSIN!!
‐----------‐-----‐---------‐-----
Seni her halinle niye seveyim?FENERBAHÇEmisin sen.
  Alıntı ile Cevapla
Yandaki üye(ler) bu mesajindan dolayi MEHMETDOST üyemize tesekkür ettiler
Sürgün*25 (16-07-2013)
Eski 16-07-2013, 03:38   #14
Dost
Sürgün*25 - ait Avatar
Üyelik Tarihi: Nov 2012
Bulunduğu Yer: Paris
Yaş: 67
Mesajlar: 784
Tesekkür: 752
174 mesajina 255 kez tesekkür edildi
 Sürgün*25 isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı

Hûkûmet hiç istifa edermi...!!! daha kardesi kardese kirdiracak tipki misirda sûriyedeki duruma geleceginden ben sûphe duyuyorum... bunlar kolay gitmezler istifa etmezler... tabi aga babalari ABD ne derse o olur birde molla babalari Fetullah var, ABD bunlari ancak gôzden çikarirsa belki bir seyler olur kanatindeyim...bu benim kisisel gôrûm...!!!

__________________


Kapansin El Kapilari, Bir Daha Acilmasin ! Yok Edin; insanin insana Kullugunu, Bu Davet Bizim...
  Alıntı ile Cevapla
Yandaki üye(ler) bu mesajindan dolayi Sürgün*25 üyemize tesekkür ettiler
MEHMETDOST (16-07-2013)
Eski 16-07-2013, 05:17   #15
Admin
MEHMETDOST - ait Avatar
Üyelik Tarihi: Jul 2009
Bulunduğu Yer: Defne / Hatay
Yaş: 54
Mesajlar: 19,967
Tesekkür: 7368
2688 mesajina 33627 kez tesekkür edildi
 MEHMETDOST isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı

Nedense muhalefette hiç dillendirmiyor istifa etmesi gereken hükümet hala yeni anayasa yapma peşinde vah türkiyem vah

__________________
Bizim paşa gönlümüzden çıkmış paylaşıyoruz kıymet bilmeyenler UTANSIN!!
‐----------‐-----‐---------‐-----
Seni her halinle niye seveyim?FENERBAHÇEmisin sen.
  Alıntı ile Cevapla
Eski 17-07-2013, 00:13   #16
Dost
Sürgün*25 - ait Avatar
Üyelik Tarihi: Nov 2012
Bulunduğu Yer: Paris
Yaş: 67
Mesajlar: 784
Tesekkür: 752
174 mesajina 255 kez tesekkür edildi
 Sürgün*25 isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı

Mehmetdost Tûrkiyede muhalefet partisimi var ? Allah askina, sag zaten AKP iktidarinin içinde nemalaniyor birlikte gizli gizli paralari kirisiyorlar sen ôyle bir birlerine laf atiklarina bama ... MHP kismen'de olsa istedikleri yerine geliyor ve cepleri doluyor milliyetcilerin... diger tarafta sol parti diye geçinen atatûkûn partisinin gûya devami olanlar ise kismen olsada devletin kasasinda besleniyorlar geçinip gidiyorlar... CHP yônetimi yikip yerine geçmek için ne kabiliyeti var ne de ôyle bir gûcû var... yeni bir sol parti olusmadikca halkin içinde gerçek siyaset yabilecek iyi bir lider olmaliki ancak bu bu serefsizlerle bas edebilsin arakasina
halki alabilen yeni bir lidere ve yeni sol parti...yoksa çok cekeriz biz bunlardan...!!!

__________________


Kapansin El Kapilari, Bir Daha Acilmasin ! Yok Edin; insanin insana Kullugunu, Bu Davet Bizim...
  Alıntı ile Cevapla
Yandaki üye(ler) bu mesajindan dolayi Sürgün*25 üyemize tesekkür ettiler
MEHMETDOST (17-07-2013)
Eski 17-07-2013, 04:45   #17
Admin
MEHMETDOST - ait Avatar
Üyelik Tarihi: Jul 2009
Bulunduğu Yer: Defne / Hatay
Yaş: 54
Mesajlar: 19,967
Tesekkür: 7368
2688 mesajina 33627 kez tesekkür edildi
 MEHMETDOST isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı

Bu söylediklerinin tümüne üzülerek katılıyorum ufukta bunları yapabilecek bir lider adayı varmı diye sorarsan bir tek sarıgül var gibime geliyor parti kuracaktı ama şimdi vaz geçmiş görünüyor

__________________
Bizim paşa gönlümüzden çıkmış paylaşıyoruz kıymet bilmeyenler UTANSIN!!
‐----------‐-----‐---------‐-----
Seni her halinle niye seveyim?FENERBAHÇEmisin sen.
  Alıntı ile Cevapla
Yandaki üye(ler) bu mesajindan dolayi MEHMETDOST üyemize tesekkür ettiler
Sürgün*25 (18-07-2013)
Eski 19-07-2013, 03:51   #18
Dost
Sürgün*25 - ait Avatar
Üyelik Tarihi: Nov 2012
Bulunduğu Yer: Paris
Yaş: 67
Mesajlar: 784
Tesekkür: 752
174 mesajina 255 kez tesekkür edildi
 Sürgün*25 isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı Adana'da Yine Polis Saldirisi...!!!

Adana'da yine polis saldırısı



Adana Akkapı'da toplanan yüzlerce kişi polis saldırısına uğradı.
Polis mahalleden geri çekildi. Bir müddet daha bekleyişini sürdüren kitle, ''Bu daha başlangıç, mücadeleye devam'' sloganıyla dağıldı.
Polisin ses bombalı, TOMA'lı müdahalesi durdu ancak ara sokaklarda gözaltı yapıyor. Meydandaki kitlenin bekleyişi ise sürüyor.
Kitle, ''Hükümet İstifa'' sloganı atıyor. Barikatlar güçlendirilerek, direniş sürüyor.
Polisin müdahalesi devam ediyor. Atılan kapsüllerden eylemcilere isabet edenler var. Halk direnmeye kararlı.
Adana Akkapı'da Şeyh Cemil Nardalı Konağı önünde toplanan yüzlerce kişi ''Faşizme karşı omuz omuza'', ''Bu daha başlangıç, mücadeleye devam'' sloganlarıyla yürüyüşe geçti.
Polis TOMA ve ses bombalarıyla halka saldırdı. Barikatlar kuruluyor.
Gelişmeleri aktaracağız...
(soL - Adana)

Perşembe, 18 Temmuz 2013 - 22:08

__________________


Kapansin El Kapilari, Bir Daha Acilmasin ! Yok Edin; insanin insana Kullugunu, Bu Davet Bizim...
  Alıntı ile Cevapla
Yandaki üye(ler) bu mesajindan dolayi Sürgün*25 üyemize tesekkür ettiler
MEHMETDOST (19-07-2013)
Eski 19-07-2013, 04:24   #19
Dost
Sürgün*25 - ait Avatar
Üyelik Tarihi: Nov 2012
Bulunduğu Yer: Paris
Yaş: 67
Mesajlar: 784
Tesekkür: 752
174 mesajina 255 kez tesekkür edildi
 Sürgün*25 isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı Adelet Bakanligi'nin Metris Yalanlari...!!!

Perşembe, 18 Temmuz 2013 - 18:15

Adalet Bakanlığı’nın Metris yalanları



8 Gezi Parkı direnişçisinin Metris Cezaevi’nde kötü muamele ve baskı gördüğü haberleri Adalet Bakanlığı tarafından yalanlandı. Medyayı “etik davranmamakla” suçlayan Bakanlık, 8 direnişçinin cezaevi koşulları hakkındaki gerçekleri düpedüz çarpıttı. Direnişçiler Metris’te yaşadıklarının ayrıntılarını soL’la paylaştı.
Adalet Bakanlığı, Gezi Parkı eylemleri sırasında 6 Temmuz’da gözaltına alındıktan sonra 8 Temmuz’da “baret ve gözlük taşımak gibi” gerekçelerle tutuklanarak Metris Cezaevi’ne gönderilen 8 direnişçinin cezaevi koşulları hakkında dün bir açıklama yaptı. Açıklamada soL’da da yer verilen kötü muamele, fiziksel ve psikolojik işkence, baskı ve tehdit iddiaları Bakanlıkça “yalanlandı”. 8 direnişçinin “baskı, darp, zorla oruç tutma ve temizlik işleri yaptırmaya zorlama” gibi olaylara maruz kalmadıkları savunuldu.
“Kamuoyunu doğru bilgilendirmek” iddiasıyla yapılan açıklamanın baştan sona çarpıtmalarla dolu olduğu direnişçilerle ve avukatlarıyla yaptığımız görüşmelerle açığa çıktı. İşte Bakanlığın medyayı da suçladığı o açıklamada çarpıtılan gerçekler:
‘Müdür’e ve Savcı’ya ifade verdiler’
Adalet Bakanlığı, Savcı’nın da 7 tutukluyla 15 Temmuz’da görüşerek, “koğuşlarında herhangi bir şekilde baskı, darp, zorla oruç tutma ve temizlik işleri yaptırmaya zorlama gibi olaylara maruz kalmadıkları” yönünde ifade aldığını belirtiyor. Bakanlık ayrıca cezaevi yönetimine ve revirine, tutukluların darp edildiklerine ilişkin sözlü veya yazılı bir şikayet iletilmediğini iddia ediyor. Açıklamada “Kurum müdürü, 11 Temmuz 2013 günü, 8 kişiyle, tek tek görüşmüş ve haberde geçen iddialar konusunda, herhangi bir şikayetlerinin olmadığı kendi imzaları ile kayıt altına alınmıştır” deniliyor.
Direnişçilerden Özgür Yıldırım, koğuşunda adli tutukların işkencesine maruz kaldığını anlattı. 18 yaşındaki Yıldırım, uyurken altından yatağı çekilerek yere düşürüldü, elleri ve ayakları yakıldı, yüzünde sigara söndürüldü ve kaba dayağa maruz kaldı.
Direnişçi Umut Akgül, adli tutukluların kaldığı A3 koğuşunda “buraya bir tane daha Gezi’ci gelirse kafasını keseceğiz” denilerek tehdit edildi, oruç tutmadığı için temizlik işleri yapmaya zorlandı. Akgül, koğuştakilerin gece kendisini nöbet tutmaya ve sahura kaldırmaya zorladığını, bütün gece ayakta tutulmasına karşın gündüz de uyumasına izin verilmediğini ifade etti. Akgül yaşadıklarını şöyle aktardı: “Koğuş liderleri gündüz uyutmuyorlardı oruç tutanlara haksızlık olmasın diye, sigara içiyordum ama rahatsız oluyoruz diyorlardı. Yorgun düşüp uyumaya çalıştığımda yüzüme su döktüler. Tuvalete banyoya gittiğimde elektriği kapatmak gibi şeyler yapıyorlardı. Onlara göre bunlar şakaydı.”
Milletvekillerinin cezaevini ziyareti sonrası baskının biraz hafiflediğini aktaran Akgül, Savcı’ya verilen ifade konusunda da şunları söyledi: “Tahliye olmadan iki gün önce savcı çağırdı. Savcılığın kapısı açık, yanında gardiyanlar oturuyor. Bana ‘şikayetin var mı’ diye sordu. İlk günlerde baskı gördüğümü daha sonra azaldığını söyledim. İftira atılarak içeri girmiş biri olarak kimseye iftira atmam. Darp edilmediğimi ama sistematik olarak baskı gördüğümü söyledim. O da bana burasının cezaevi koşulları olduğunu, tadını çıkarmam gerektiğini söyledi. Sonra gardiyanların yanında imza attırdı.”
Akgül, Cezaevi Müdürü’ne verilen yazılı ifadenin de gardiyanlar tarafından koğuşa gelinerek, koğuştakilerin gözü önünde imzalatıldığını aktardı. Akgül, imzalanan metni bile koğuş mümessilinin yazdığını belirtti. Aynı yöntemle koğuştakilerin işkence ettiği Özgür Yıldırım’dan da imza alındı.
‘Koğuşta katil yok’
Adalet Bakanlığı’nın açıklamasında “ilgili kişilerin kaldıkları bölümlerde habere konu edildiği gibi cinayet, hırsızlık, gasp, uyuşturucu ve cinsel suçlardan tutuklu ve hükümlü bulunmamaktadır” deniyor.
Akgül’ün anlattıkları ise Bakanlığı yalanlıyor. Akgül, kaldığı koğuştaki 8 kişiden 4’ünün cinayet diğer 4’ünün ise yaralamadan içerde olduğunu söyledi. Koğuşundaki diğer tutuklu ve mahkumların kendisine nasıl cinayet işlediklerini anlatarak psikolojik işkence yaptıklarını belirten Akgül, “biri bir maçta cinayet işlemiş, öteki uyuşturucudan gözü dönmüş haldeyken beraber büyüdüğü kardeşinin kafasını kesmiş” diye konuştu. Akgül ayrıca, koğuştakilerin kendisine gazeteden kesilmiş cinayet kupürleri gösterdiklerini de söyledi.
soL’a konuşan bir diğer mağdur Oğuz Tekin de, kaldığı koğuşta 5’i yaralama ve biri taksirle ölüme sebebiyet verme suçundan yatan kişiler olduğunu belirtti.
‘Ayrı koğuşlarda tutulmaları yasa gereği’
Açıklamada 8 direnişçinin ayrı koğuşlarda tutulması, 5275 sayılı Sulh Ceza ve Güvenlik Tedbirinin İnfazı Hakkında Kanun’un gereği gibi gösterildi. Kanunun 113’üncü maddesindeki “Tutuklular, maddî olanaklar elverdiğince suç türlerine ve taşıdıkları güvenlik riskine göre ayrı odalarda barındırılırlar. Aralarında husumet bulunanlar ile iştirak hâlinde suç işlemiş olanlar aynı odalarda barındırılmazlar ve birbirleri ile temas etmelerini engelleyecek tedbirler alınır” hükmüne dayanılarak, direnişçilerin ayrı odalarda tutuldukları söylendi.
Direnişçilerin avukatlarından Yelda Koçak, Bakanlığın siyasi bir nedenle, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet nedeniyle, tutuklanan kişilerin neden adi suçlardan yatanlarla aynı koğuşa konulduğunu açıklamadığını vurguladı. Koçak, adli vakalarda uygulanan “iştirak halinde suç işleme” maddesine atıf yapılmasını da eleştirerek, “Bu insanlar hep birlikte dükkan soyan 8 kişi değil ki bu maddeye dayanarak ayrı koğuşlara konulsunlar. Bu insanlar siyasi gerekçelerle tutuklandılar” dedi.
Av. Murat Yurttaş da Bakanlığın öne sürdüğü gerekçenin neden çarpıtılmış olduğunu şöyle açıkladı: “Örneğin iki kişi birisini vurabilir. Bir kişi ona silah sağlar. Birbirini bütünleyen bu hareketlerin toplamı iştiraktır. Ona yemek getiren bile iştirak olur, ona silah sağlayan iştirak olur. Ancak 8 kişinin durumunda herkes kendi bağımsız iradesiyle orada. Direnme bireysel bir tercihtir, toplu olarak direneceğiz gibi bir irade beyanı 8 kişi arasında söz konusu değildir. İlk defa birbirlerini gördüler. Mesela bayrak satan da alınıyor. Bu nedenle iştirak halinden bahsedilemez.”
‘Raporda darp ve cebir izine rastlanılmadığı belirtilmiştir’
Bakanlığın açıklamasında, Özgür Yıldırım’la ilgili bölüm yaşananları eksik aktarmak suretiyle çarpıtıyor. Açıklamada, Yıldırım’dan 11 Temmuz’da koğuştakilerden şikayeti olmadığına dair imzalı beyan alındığı söyleniyor ve “buna karşılık” 13 Temmuz’da “koğuşta bulunan tutuklu Ş. D. ile arasında çıkan tartışma sırasında, Ş. D.’nin kendisine yumruk attığını” beyan ettiği belirtiliyor. Açıklamada, “Bunun üzerine, Bayrampaşa Devlet Hastanesi’ne sevki yapılmış ve hastanenin vermiş olduğu raporda, herhangi bir darp ve cebir izine rastlanılmadığı belirtilmiştir. Ancak daha detaylı bir muayene yapılması için Ö.Y. Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edilmiştir” deniyor. Açıklamada bundan sonra ne olduğu yazmıyor. Yalnızca savcılığın olayı soruşturduğu ve Yıldırım’ın odasının “değiştirildiği” söyleniyor.
Yaşananları soL’a anlatan Yıldırım’ın avukatı Sevinç Sarıkaya ise, 13 Temmuz Cuma günü görüştüğü Yıldırım’ın kendisine, koğuştakiler tarafından tehdit edildiğini aktardığını hatırlattı ve aynı akşam darp edildiğini belirtti. Buna göre, Yıldırım darp olayını ilk kez 15 Temmuz Pazartesi günü savcıya anlattı. Şikayet üzerine savcı tetkik istedi ancak Yıldırım “vakit yetersizliği” gerekçesiyle iki kez Bayrampaşa Devlet Hastanesi’ne götürülüp getirildi. Avukat Sarıkaya raporu henüz Cezaevi Müdürlüğü’den alamadı. Ancak Yıldırım, avukatına “doktor kas ezilmesi var dedi” diye konuştu.
Sarıkaya’nın anlattığına göre Kurum Müdürü, kendisinin tehdit ve işkence haberleri üzerine Pazartesi günü yinelediği “Gezi tutuklularının bir arada kalması” talebine karşılık, “Sizin amacınız başka, benim istediğim yerde kalırlar, 8’ini asla bir araya getirmem” dedi. Aynı gün savcıyla konuşan Yıldırım, tutuklularla kalmak istemediğini yineledi ve tek kişilik hücrede kalma teklifine razı olmak zorunda kaldı.
Sarıkaya’nın anlattığı bu detaylar eklendiğinde Bakanlığın açıklamasında yer verilenden daha farklı bir tablo ortaya çıkıyor.
Hukukun her türlüsü çiğnendi
Av. Murat Yurttaş, “Bakanlık da, Cezaevi de öncelikle bu insanları neden günlerce revire çıkartmadıklarını açıklasınlar, ondan sonra iştirakten söz etsinler” diyor. Gerek Av. Yurttaş, gerekse Av. Koçak, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’ndan içeriye alınan insanların adam öldürme, yaralama, gasp gibi suçlardan yatanların yanlarına konulmasının kabul edilemez olduğunu vurguluyor.
Bu uygulamayla hukuksuzluk yapıldığını vurgulayan Koçak, Sulh Ceza Kanunu’nun 6. maddesinde “Ceza infaz kurumlarında hükümlülerin yaşam hakları ile beden ve ruh bütünlüklerini korumak üzere her türlü koruyucu tedbirin alınması zorunludur” hükmünün yer aldığını hatırlattı.
Direnişçilerin maruz kaldığı muamele Birleşmiş Milletler Mahpusların Islahı İçin Asgari Standart Kurallar’a da aykırı. Bu belgede de şu söyleniyor: “Cinsiyetleri, yaşları, ceza sicilleri, tutulmalarının hukuki nedenleri ve kendilerine uygulanacak rejimin gerekleri dikkate alınarak farklı kategorilere ayrılan mahpuslar, ayrı kurumlarda veya bu kurumların ayrı bölümlerinde tutulurlar.”

SOL PORTAL

__________________


Kapansin El Kapilari, Bir Daha Acilmasin ! Yok Edin; insanin insana Kullugunu, Bu Davet Bizim...
  Alıntı ile Cevapla
Yandaki üye(ler) bu mesajindan dolayi Sürgün*25 üyemize tesekkür ettiler
MEHMETDOST (19-07-2013)
Eski 21-07-2013, 05:01   #20
Dost
Sürgün*25 - ait Avatar
Üyelik Tarihi: Nov 2012
Bulunduğu Yer: Paris
Yaş: 67
Mesajlar: 784
Tesekkür: 752
174 mesajina 255 kez tesekkür edildi
 Sürgün*25 isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı Gûrûltû çikartmaktan Basbakan'a Ceza Verilmeli...!!!

Gürültü çıkarmaktan Başbakan'a ceza vermeli

CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, “tencere tava çalanları çekinmeden sizler yargıya taşıyacaksınız” sözünü, “İç savaşa davet” olarak niteleyerek, “Kendisi, halkına düşman, kinin ve nefretinin esiri olmuş bir kişilik olarak ortalıkta gezinmektedir. Kendisine gürültü çıkarmaktan ceza verilmelidir” dedi.






“KİN VE NEFRET SAÇMAKTADIR”
İnce, yaptığı yazılı açıklamada Başbakan’ın Kastamonu’da yaptığı konuşmayı eleştirerek, “Bu ülkenin en önemli sorunlarından biri bizzat Başbakan’ın kendisidir. Kendisi, halkına düşman, kinin ve nefretinin esiri olmuş bir kişilik olarak ortalıkta gezinmektedir. Mübarek Ramazan ayında, birliğe, dayanışmaya ve ortak akıla çağrı yapması gerekirken, kamu imkânlarıyla beslenmişlerin katkılarıyla hazırlanan sofralarda arzı endam etmekte, kin ve nefret saçmaktadır” dedi.
“İÇ SAVAŞA DAVETTİR”
Başbakan’ın, Gezi Parkı eylemlerine destek amacıyla tencere tava çalarak protestolara katılanların, komşuları tarafından yargıya verilmesi çağrısında bulunduğunu belirten İnce, şöyle dedi:
“Görülüyor ki aklı, tutulmuş, kin ve nefretle zincirlenmiş olduğundan söylediğinin nelere yol açacağını, ne tür sonuçlar doğuracağını anlamaktan uzaktır. Aynı apartmanı ömürleri boyunca paylaşacak insanları birbirine düşman edecek olan bu sözler, inancım tamdır ki halkımız tarafından ciddiye alınmayacaktır. Bu çağrı ‘yüzde 50 yi zor tutuyorum’ söyleminin, zihniyetinin daha inceltilmiş bir versiyonudur ve iç savaşa davettir.”
“KENDİSİNE GÜRÜLTÜ ÇIKARMAKTAN CEZA VERİLMELİDİR”
Başbakan Erdoğan için “Uzun zamandır yaptığı bu tür konuşmalarla, bir tür zihin kirleticisi olduğunu da iyice kanıtlamıştır” diyen İnce, “Ayrıca yandaş medya üzerinden her eve sokulan bu konuşmaları artık bir tür gürültü kirliliği haline gelmiştir. Kendisine gürültü çıkarmaktan ceza verilmelidir” şeklinde konuştu.
Kendi yurttaşlarını, biri anayasal protesto hakkını kendisine karşı kullanıyor diye birbirine karşı konumlandırmak, Ortadoğu da örneklerine rastlanılan eli kanlı diktatörlerin siyaset anlayışı olduğunu kaydeden İnce, “Belli ki Tayyip Erdoğan Ortadoğu diktatörlerinden, emirlerinden, sultanlarından öğrenmeye devam ediyor” iddiasında bulundu. İnce, şöyle dedi:
“Komşuyu komşuya düşürme, fitne çıkarmak peşinde olan Tayyip Erdoğan’ın yolsuzluklar, kayıt dışı ekonomi konusunda söylediklerinin ise bir gerçekliği yoktur.
Kendisine hiç değilse Ramazan'da, iftar sofrasında konuştuğunu hatırlatmak isterim. Yalan ve yanlışlarla, demogojilerle ördüğün siyaseti bir yere kadar taşırsın. Gerçek eninde sonunda galip gelecektir.
Bu ülkede faiz lobisi varsa onun en has adamı Tayyip Erdoğan’dır.
Geçmişte vergi kaçıranlar, Tayyip Erdoğan iktidarında özel koruma altındadır.
Barış süreci denilen sürecin ise nedense PKK tehditleriyle yürüdüğü görülüyor. Başbakan halka açıklamalı. Kaç aşamalı ise bu süreç, hangi aşamalarda neler yapılacağını herkes bilmelidir.”

Haber Kaynağı: OdaTv.com

__________________


Kapansin El Kapilari, Bir Daha Acilmasin ! Yok Edin; insanin insana Kullugunu, Bu Davet Bizim...
  Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Tags
burada, gezi, gezigunce, guncel, gunceleri, olaylari, paylasiniz


Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodları Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık



Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 07:03 .
Telif Hakları vBulletin v3.8.4 © 2000-2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.

Modified by HAKANDOST

eXTReMe Tracker




Valid XHTML 1.0 Transitional


Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.1