Gezice ( Guzel ilginc buldugunuz sozleri burada paylasiniz)

**HAKANDOST** · 11-06-2013, 23:32

Guzel ilginc buldugunuz sozleri burada paylasiniz

**DEDE KARTAL** · 12-06-2013, 21:02

AKP Milletvekili Hakan Şükür, Twitter'da yazdıklarıyla kafa karıştırdı.

Deniz AYHAN / Sozcu.com.tr Twitter: @denizbjk
Uzun yıllar yeşil sahalarda top koşturduktan sonra Meclis’e giren AKP İstanbul Milletvekili Hakan Şükür, bu kez de siyasette ofsayta düştü.
Milletvekilliğinin ilk günlerinde basın mensuplarının güncel sorusuna, “Gündemi takip edemedim. Ben bilmem büyüklerim bilir, doğrusunu onlar yaparlar” şeklinde cevap vererek tepkileri üzerine toplayan Şükür, uzun süredir de milletvekilliği dışında ikinci bir iş olarak tv programcılığı yaptığı için gündemden düşmüyordu.

Şükür son olarak da Twitter’da yaptığı iki açıklamada kendisiyle çelişti ve sosyal medya kullanıcıları tarafından ‘ofsayta düştü’ olarak yorumlandı.
Şükür, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Amerika Birleşik Devletleri seyehati sırasında Başkan Barack Obama ile yaptığı basın toplantısı sırasında attığı tweetlerin, tam zıttı bir tweeti dün gece takipçilerine gönderdi.

16 Mayıs 2013 tarihinde “Sn.Başbakan Sn.Başkan Obama ile Regaib kandilinde, Gül bahçesinde, Yağmur altında 2 dost gibi konuşuyor.” diyerek övgüler yağdıran Şükür, dün gece ise Amerikan kanalı CNN’in yaptığı yayına “Emperyalizm, kapitalizm beşiği diye yıllarca ‘yuh’ çektikleri ülkelerden ve o ülkelerin medyasından medet ummak ne kadar samimiyetsizlik!” diye tepki göstererek, kendisi ile çelişti.
İşte o tweetler:

Sürgün*25 · 13-06-2013, 03:21

AKP'de 'Gezi çatlağı' Twitter'a taşındı

Gezi Parkı olaylarının ardından AK Parti içerisinden farklı sesler gelmeye başlarken tartışma bu sefer sosyal medyaya sıçradı.

Güncelleme:13 Haziran 2013 03:30
ANKARA – Eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Twitter’dan, “İstanbul’da tarihe sahip çıkılacaksa Topçu Kışlası yerine İbrahim Paşa Sarayı’nın adliye yapılırken yıkılan kısımları yeniden yapılmalıdır” diye yazdı.
Günay, Topçu Kışlası’ndan “uğursuz” diye söz etti. Günay’ın tweetlerine tweetle cevap veren Ak Parti İstanbul Milletvekili Bülent Turan, “Sayın Bakanım haddime değil ama bu konuları twitte yazıp polemik konusu yapmak yerine Partimizde görüşsek daha şık olmaz mı?” dedi.

Ancak Günay’ın cevabı oldukça ‘iğneleyici’ydi. İsim vermeden Başbakan Erdoğan’ı işaret eden Günay, “Bunları bilmesi gereken en üst makama gerekçeleriyle defaatle sundum. Dinlenseydi bu kaosu yaşamazdık” yazdı. (Radikal)

Sürgün*25 · 13-06-2013, 03:27

**DEDE KARTAL** · 13-06-2013, 22:42

Recep tayyip erdoganda yine bir gaf belde belediye baskanlari toplantisinda söyledi fatih sultan mehmet bir karanlik cagi kapatip

bir karanlik cagi acti iste basbakan

Sürgün*25 · 15-06-2013, 05:53

Sürgün*25 · 15-06-2013, 06:18

BUNU PAYLAŞMAYA DOYAMIYORUM...
ÇAĞIMIZIN EN BÜYÜK TARİHÇİLERİNDEN, AYDINLARINDAN BİRİ OLAN MUAZZEZ İLMİYE ÇIĞ, ERDOĞAN'I FENA FIRÇALADI...
OKUNMAYA DEĞER BİR YAZI.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Hazretlerine

İkide bir “demir ağlarla kim örmüş, hep biz ördük” deyip duruyorsunuz, Atatürk zamanında yapılanları sıfıra indiriyorsunuz. Eğer biraz tarih bilseniz bunu söylemeye utanırdınız, yüzünüz kızarırdı. O günkü örülen demir ağlar yalnız tren yolları değildi: güçlü eğitim, gü

çlü ekonomi, güçlü demokrasi , güçlü laiklik temelleri atılmasaydı, ne siz bu gün o mevkie gelebilirdiniz, ne de gösteriş olarak başlarını örttürdüğünüz, yüzleri gözleri boyalı eşlerinizi gavur ülkelerine götürüp, gavurların ellerini sıktırabilirdiniz. Özendiğiniz Müslüman ülkelerin arasında hangisi bizim ülke gibi? Kendi kıyafetinizi bile o demir ağlara borçlusunuz.

Hazinesinde borçtan başka bir şey olmayan Osmanlı devleti yıkıntısı üzerine kurulan Türkiye Cumhuriyeti, toprağından bir damlasını satmadan, kimselerden borç almadan, bir taraftan Osmanlının, diğer tarafta yenilmediğimiz halde yenilmiş sayıldığımız birinci Cihan savaşı borçlarını öderken, yapılan işler yanında sizinkiler çocuk oyuncağı kalır. Okuma yazma, hatta sabun kullanma bilmeyen, verem, sıtma, zührevi hastalıklar, trahom gibi bulaşıcı hastalıklardan kahrolan zavallı fakir bir halk. Devletin geliri bu halkın verdiği vergilerdi. İşte o vergilerle o alay ettiğiniz demir ağlar yapıldı. Kısa zamanda elin parmakları sayımında doktorların özverileriyle hastalıkların önü alınmaya çalışılırken neler yapıldı neler!.

Koskoca ülkede bir çimento fabrikası yoktu. O yüzden evler kerpiç denilen çamurla yapılıyordu. Şeker fabrikamız yoktu. Rusya’dan gelen şekerleri bugün gibi hatırlıyorum. Evet şeker fabrikaları, çimento fabrikalar, kâğıt, silah, uçak fabrikası, kumaş fabrikaları kuruldu. Hem de ülkenin batısından doğusuna kadar dağıtıldı bu fabrikalar. Avrupa’dan bize, yenilemekte oldukları fabrikaların eskilerini ucuz fiatla satmak istediler. Eskiyi almak yine geri kalmışlıktır, diye alınmadı. Batıda “Atatürk Fabrikaları” diye adlandırılan o fabrikalar tiyatro, spor, müzik salonları ile bir kültür merkezi, çalışanlara her türlü rahatı sağlayan bir sosyal kurumdu. Ama bu fabrikalarda çalışacak biraz olsun işten anlayan işçimiz, teknisyenimiz, mühendisimiz yok gibiydi. Bunlardan bir kısmı burada bizim insanımızı eğitmek için dışarıdan getirtildi bir kısmı da Rusya’ya eğitilmek üzere gönderildi. İnsanımız o kadar yetenekli idi ki, kısa zamanda gerekli olanları öğrendi ve işleri ele aldı. O yüzden Atatürk, “Türk çalışkandır, zekidir” demiştir. Siz ise başa geçer geçmez alın teri ve büyük bir özveri ile yapılmış o güzel tesisleri satıp satıp yediniz yedirdiniz.

Ülkenin doğusu ve batısı düşman eliyle yanmış yıkılmıştı. Bir taraftan onlar onarılıyor, hastaneler okullar yapılıyor, diğer taraftan Ankara bir başkent olacak şekilde yapılandırılıyordu.

Hemen hemen hiç kara yolu yoktu. Onun için Atatürk, Osmanlı devleti zamanında “ne olurdu her vilayet senede bir kilometre yol yapsaydı, 500 yılda beşer yüz kilometre ile şehirler birbirine bağlanacaktı”, demişti.

Olan demir yolları da yabancıların elinde idi. Yalnız o mu daha bir çok kurum yabancılara aitti. Bütün onlar ellerinden alınarak ülkenin malı yapıldı. Onların üzerine 3000 kilometrelik tren yolu yapıldı ki, o zaman şimdiki gibi dağları bir anda oyacak makineler yoktu. Tüneller kazma ile kazıldı. Elde onları planlayacak hesaplayacak mühendisler yoktu. Hatta trenlerde çalışan makinist gibi memurlar bile hep Rum, Ermeni olduğundan bu konuda çalışacak insanımız da yoktu. Onun için böyle kimseleri yetiştirmek üzere okul açıldı. Tren rayları yapmak için fabrika kuruldu. Şimdi ki gibi ne gerekse dünyanın her yerinden getirilmedi.

Kilometrelerce kara yolu köprüler yapıldı.

Demir ağın bir ayağı olan “çağdaş eğitim” ne kadar önemliydi. Batı araştırmalarda icatlarda almış yürümüştü. ama biz de ne doğru dürüst ilk okul, lise ve ne de araştırmalar yapacak üniversite vardı. O yüzden Osmanlı devleti geri kalmış ve yıkılmıştı. Okullar açılsa eğitecek kimse yoktu. O yoklukta bir çok alanda eğitim almak üzere Batıya başarılı pek çok gencimiz gönderildi. Onlar daha yetişmeden Hitler’in Yahudi oldukları için işlerinden attığı çok değerli bilim insanlarının bize sığınmak istemeleriyle onlara açılan kapılarımız sonucu büyük bir eğitim atılımı başladı. İstanbul’da Darülfünun denilen okul tam bir üniversite oldu. Hukuk, Siyasal Bilgiler, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi gibi fakültelerle Ankara Üniversitesinin temeli atıldı. Gelenlere istedikleri kitaplıklar, laboratuarlar sağlandı. Onların derslerini Türkçeye çevirecek çevirmenler bulundu. Bunların hepsi para ile oluyordu. O paralar, o fakir halkın vergileriyle sağlanıyor, kimseye para yedirilmiyor, rahmetli Başbakan İnönü “kimseye bir kuruş yedirmem” diye bar bar bağırıyor, yedirmiyordu. Böylece güçlü bir eğitim temeli atıldı. O yüzden Başbakan hazretleri! istediğiniz dalda uzmanları elinizin altında bulundurabiliyorsunuz. Bundan sonra İmam Hatipler’de yetiştireceğiniz dindar ve kindar o zavallı gençleriniz, Allah’a dua ederek, yalvararak size yardımcı olurlar. Böylece elinize aldığınız bu güzel ülkeyi kendinizle toprağa gömerek tarihe kara harflerle geçersiniz.

Muazzez İlmiye Çığ

Sürgün*25 · 15-06-2013, 06:24

Sürgün*25 · 16-06-2013, 06:24

Sürgün*25 · 16-06-2013, 06:35

11-06-2013, 23:32	#1
HAKANDOST Administrator Üyelik Tarihi: May 2006 Bulunduğu Yer: Belçika Mesajlar: 1,118 Tesekkür: 202 224 mesajina 1023 kez tesekkür edildi	Gezice ( Guzel ilginc buldugunuz sozleri burada paylasiniz) Guzel ilginc buldugunuz sozleri burada paylasiniz Benzer Konular GeziGunce (Guncel Olaylari burada paylasiniz)... Share Share this post on Digg Del.icio.us Technorati Twitter __________________ Toprak gibi olmalısın.. Ezildikçe sertleşmelisin! Seni ezenler sana muhtaç kalmalı ! hayatı sende bulmalı". Can Yücel

12-06-2013, 21:02	#2
DEDE KARTAL Dede Admin Üyelik Tarihi: Jan 2007 Bulunduğu Yer: BEŞiKTAŞIN OLDUGU HER YER Mesajlar: 21,383 Tesekkür: 3789 7788 mesajina 236180 kez tesekkür edildi	AKP Milletvekili Hakan Şükür, Twitter'da yazdıklarıyla kafa karıştırdı. *Deniz AYHAN / Sozcu.com.tr Twitter: @denizbjk* Uzun yıllar yeşil sahalarda top koşturduktan sonra Meclis’e giren AKP İstanbul Milletvekili Hakan Şükür, bu kez de siyasette ofsayta düştü. Milletvekilliğinin ilk günlerinde basın mensuplarının güncel sorusuna, “Gündemi takip edemedim. Ben bilmem büyüklerim bilir, doğrusunu onlar yaparlar” şeklinde cevap vererek tepkileri üzerine toplayan Şükür, uzun süredir de milletvekilliği dışında ikinci bir iş olarak tv programcılığı yaptığı için gündemden düşmüyordu. Şükür son olarak da Twitter’da yaptığı iki açıklamada kendisiyle çelişti ve sosyal medya kullanıcıları tarafından ‘ofsayta düştü’ olarak yorumlandı. Şükür, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Amerika Birleşik Devletleri seyehati sırasında Başkan Barack Obama ile yaptığı basın toplantısı sırasında attığı tweetlerin, tam zıttı bir tweeti dün gece takipçilerine gönderdi. 16 Mayıs 2013 tarihinde “Sn.Başbakan Sn.Başkan Obama ile Regaib kandilinde, Gül bahçesinde, Yağmur altında 2 dost gibi konuşuyor.” diyerek övgüler yağdıran Şükür, dün gece ise Amerikan kanalı CNN’in yaptığı yayına “Emperyalizm, kapitalizm beşiği diye yıllarca ‘yuh’ çektikleri ülkelerden ve o ülkelerin medyasından medet ummak ne kadar samimiyetsizlik!” diye tepki göstererek, kendisi ile çelişti. İşte o tweetler: Share Share this post on Digg Del.icio.us Technorati Twitter __________________ UYARI: Paylaştığım Mp3 ve Albümler tanıtım amaçlı olup , indirenler tarafından 24 saat içerisinde silinmelidir. Aksi bir durumda www.dostunsayfasi.com ve şahsım sorumlu tutulamaz.

13-06-2013, 03:21	#3
Sürgün25 Dost* Üyelik Tarihi: Nov 2012 Bulunduğu Yer: Paris Yaş: 67 Mesajlar: 784 Tesekkür: 752 174 mesajina 255 kez tesekkür edildi	AKP'de Gezi çatlagi Twitter'a tasindi AKP'de 'Gezi çatlağı' Twitter'a taşındı Gezi Parkı olaylarının ardından AK Parti içerisinden farklı sesler gelmeye başlarken tartışma bu sefer sosyal medyaya sıçradı. Güncelleme:13 Haziran 2013 03:30 ANKARA – Eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Twitter’dan, “İstanbul’da tarihe sahip çıkılacaksa Topçu Kışlası yerine İbrahim Paşa Sarayı’nın adliye yapılırken yıkılan kısımları yeniden yapılmalıdır” diye yazdı. Günay, Topçu Kışlası’ndan “uğursuz” diye söz etti. Günay’ın tweetlerine tweetle cevap veren Ak Parti İstanbul Milletvekili Bülent Turan, “Sayın Bakanım haddime değil ama bu konuları twitte yazıp polemik konusu yapmak yerine Partimizde görüşsek daha şık olmaz mı?” dedi. Ancak Günay’ın cevabı oldukça ‘iğneleyici’ydi. İsim vermeden Başbakan Erdoğan’ı işaret eden Günay, “Bunları bilmesi gereken en üst makama gerekçeleriyle defaatle sundum. Dinlenseydi bu kaosu yaşamazdık” yazdı. (Radikal) Share Share this post on Digg Del.icio.us Technorati Twitter __________________ Kapansin El Kapilari, Bir Daha Acilmasin ! Yok Edin; insanin insana Kullugunu, Bu Davet Bizim...

13-06-2013, 03:27	#4
Sürgün25 Dost* Üyelik Tarihi: Nov 2012 Bulunduğu Yer: Paris Yaş: 67 Mesajlar: 784 Tesekkür: 752 174 mesajina 255 kez tesekkür edildi	Cumhuriyetinize Sahip çikin Share Share this post on Digg Del.icio.us Technorati Twitter __________________ Kapansin El Kapilari, Bir Daha Acilmasin ! Yok Edin; insanin insana Kullugunu, Bu Davet Bizim...

13-06-2013, 22:42	#5
DEDE KARTAL Dede Admin Üyelik Tarihi: Jan 2007 Bulunduğu Yer: BEŞiKTAŞIN OLDUGU HER YER Mesajlar: 21,383 Tesekkür: 3789 7788 mesajina 236180 kez tesekkür edildi	Recep tayyip erdoganda yine bir gaf belde belediye baskanlari toplantisinda söyledi fatih sultan mehmet bir karanlik cagi kapatip bir karanlik cagi acti iste basbakan Share Share this post on Digg Del.icio.us Technorati Twitter __________________ UYARI: Paylaştığım Mp3 ve Albümler tanıtım amaçlı olup , indirenler tarafından 24 saat içerisinde silinmelidir. Aksi bir durumda www.dostunsayfasi.com ve şahsım sorumlu tutulamaz.

15-06-2013, 05:53	#6
Sürgün25 Dost* Üyelik Tarihi: Nov 2012 Bulunduğu Yer: Paris Yaş: 67 Mesajlar: 784 Tesekkür: 752 174 mesajina 255 kez tesekkür edildi	Share Share this post on Digg Del.icio.us Technorati Twitter __________________ Kapansin El Kapilari, Bir Daha Acilmasin ! Yok Edin; insanin insana Kullugunu, Bu Davet Bizim...

15-06-2013, 06:18	#7
Sürgün25 Dost* Üyelik Tarihi: Nov 2012 Bulunduğu Yer: Paris Yaş: 67 Mesajlar: 784 Tesekkür: 752 174 mesajina 255 kez tesekkür edildi	BUNU PAYLAŞMAYA DOYAMIYORUM... ÇAĞIMIZIN EN BÜYÜK TARİHÇİLERİNDEN, AYDINLARINDAN BİRİ OLAN MUAZZEZ İLMİYE ÇIĞ, ERDOĞAN'I FENA FIRÇALADI... OKUNMAYA DEĞER BİR YAZI. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Hazretlerine İkide bir “demir ağlarla kim örmüş, hep biz ördük” deyip duruyorsunuz, Atatürk zamanında yapılanları sıfıra indiriyorsunuz. Eğer biraz tarih bilseniz bunu söylemeye utanırdınız, yüzünüz kızarırdı. O günkü örülen demir ağlar yalnız tren yolları değildi: güçlü eğitim, gü çlü ekonomi, güçlü demokrasi , güçlü laiklik temelleri atılmasaydı, ne siz bu gün o mevkie gelebilirdiniz, ne de gösteriş olarak başlarını örttürdüğünüz, yüzleri gözleri boyalı eşlerinizi gavur ülkelerine götürüp, gavurların ellerini sıktırabilirdiniz. Özendiğiniz Müslüman ülkelerin arasında hangisi bizim ülke gibi? Kendi kıyafetinizi bile o demir ağlara borçlusunuz. Hazinesinde borçtan başka bir şey olmayan Osmanlı devleti yıkıntısı üzerine kurulan Türkiye Cumhuriyeti, toprağından bir damlasını satmadan, kimselerden borç almadan, bir taraftan Osmanlının, diğer tarafta yenilmediğimiz halde yenilmiş sayıldığımız birinci Cihan savaşı borçlarını öderken, yapılan işler yanında sizinkiler çocuk oyuncağı kalır. Okuma yazma, hatta sabun kullanma bilmeyen, verem, sıtma, zührevi hastalıklar, trahom gibi bulaşıcı hastalıklardan kahrolan zavallı fakir bir halk. Devletin geliri bu halkın verdiği vergilerdi. İşte o vergilerle o alay ettiğiniz demir ağlar yapıldı. Kısa zamanda elin parmakları sayımında doktorların özverileriyle hastalıkların önü alınmaya çalışılırken neler yapıldı neler!. Koskoca ülkede bir çimento fabrikası yoktu. O yüzden evler kerpiç denilen çamurla yapılıyordu. Şeker fabrikamız yoktu. Rusya’dan gelen şekerleri bugün gibi hatırlıyorum. Evet şeker fabrikaları, çimento fabrikalar, kâğıt, silah, uçak fabrikası, kumaş fabrikaları kuruldu. Hem de ülkenin batısından doğusuna kadar dağıtıldı bu fabrikalar. Avrupa’dan bize, yenilemekte oldukları fabrikaların eskilerini ucuz fiatla satmak istediler. Eskiyi almak yine geri kalmışlıktır, diye alınmadı. Batıda “Atatürk Fabrikaları” diye adlandırılan o fabrikalar tiyatro, spor, müzik salonları ile bir kültür merkezi, çalışanlara her türlü rahatı sağlayan bir sosyal kurumdu. Ama bu fabrikalarda çalışacak biraz olsun işten anlayan işçimiz, teknisyenimiz, mühendisimiz yok gibiydi. Bunlardan bir kısmı burada bizim insanımızı eğitmek için dışarıdan getirtildi bir kısmı da Rusya’ya eğitilmek üzere gönderildi. İnsanımız o kadar yetenekli idi ki, kısa zamanda gerekli olanları öğrendi ve işleri ele aldı. O yüzden Atatürk, “Türk çalışkandır, zekidir” demiştir. Siz ise başa geçer geçmez alın teri ve büyük bir özveri ile yapılmış o güzel tesisleri satıp satıp yediniz yedirdiniz. Ülkenin doğusu ve batısı düşman eliyle yanmış yıkılmıştı. Bir taraftan onlar onarılıyor, hastaneler okullar yapılıyor, diğer taraftan Ankara bir başkent olacak şekilde yapılandırılıyordu. Hemen hemen hiç kara yolu yoktu. Onun için Atatürk, Osmanlı devleti zamanında “ne olurdu her vilayet senede bir kilometre yol yapsaydı, 500 yılda beşer yüz kilometre ile şehirler birbirine bağlanacaktı”, demişti. Olan demir yolları da yabancıların elinde idi. Yalnız o mu daha bir çok kurum yabancılara aitti. Bütün onlar ellerinden alınarak ülkenin malı yapıldı. Onların üzerine 3000 kilometrelik tren yolu yapıldı ki, o zaman şimdiki gibi dağları bir anda oyacak makineler yoktu. Tüneller kazma ile kazıldı. Elde onları planlayacak hesaplayacak mühendisler yoktu. Hatta trenlerde çalışan makinist gibi memurlar bile hep Rum, Ermeni olduğundan bu konuda çalışacak insanımız da yoktu. Onun için böyle kimseleri yetiştirmek üzere okul açıldı. Tren rayları yapmak için fabrika kuruldu. Şimdi ki gibi ne gerekse dünyanın her yerinden getirilmedi. Kilometrelerce kara yolu köprüler yapıldı. Demir ağın bir ayağı olan “çağdaş eğitim” ne kadar önemliydi. Batı araştırmalarda icatlarda almış yürümüştü. ama biz de ne doğru dürüst ilk okul, lise ve ne de araştırmalar yapacak üniversite vardı. O yüzden Osmanlı devleti geri kalmış ve yıkılmıştı. Okullar açılsa eğitecek kimse yoktu. O yoklukta bir çok alanda eğitim almak üzere Batıya başarılı pek çok gencimiz gönderildi. Onlar daha yetişmeden Hitler’in Yahudi oldukları için işlerinden attığı çok değerli bilim insanlarının bize sığınmak istemeleriyle onlara açılan kapılarımız sonucu büyük bir eğitim atılımı başladı. İstanbul’da Darülfünun denilen okul tam bir üniversite oldu. Hukuk, Siyasal Bilgiler, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi gibi fakültelerle Ankara Üniversitesinin temeli atıldı. Gelenlere istedikleri kitaplıklar, laboratuarlar sağlandı. Onların derslerini Türkçeye çevirecek çevirmenler bulundu. Bunların hepsi para ile oluyordu. O paralar, o fakir halkın vergileriyle sağlanıyor, kimseye para yedirilmiyor, rahmetli Başbakan İnönü “kimseye bir kuruş yedirmem” diye bar bar bağırıyor, yedirmiyordu. Böylece güçlü bir eğitim temeli atıldı. O yüzden Başbakan hazretleri! istediğiniz dalda uzmanları elinizin altında bulundurabiliyorsunuz. Bundan sonra İmam Hatipler’de yetiştireceğiniz dindar ve kindar o zavallı gençleriniz, Allah’a dua ederek, yalvararak size yardımcı olurlar. Böylece elinize aldığınız bu güzel ülkeyi kendinizle toprağa gömerek tarihe kara harflerle geçersiniz. Muazzez İlmiye Çığ Share Share this post on Digg Del.icio.us Technorati Twitter __________________ Kapansin El Kapilari, Bir Daha Acilmasin ! Yok Edin; insanin insana Kullugunu, Bu Davet Bizim... Konu Sürgün25 tarafından (16-06-2013 Saat 06:01 ) de değiştirilmiştir.*

15-06-2013, 06:24	#8
Sürgün25 Dost* Üyelik Tarihi: Nov 2012 Bulunduğu Yer: Paris Yaş: 67 Mesajlar: 784 Tesekkür: 752 174 mesajina 255 kez tesekkür edildi	Arkadaslar bu resimde bahsedilen yazi asagidaki yazidir Share Share this post on Digg Del.icio.us Technorati Twitter __________________ Kapansin El Kapilari, Bir Daha Acilmasin ! Yok Edin; insanin insana Kullugunu, Bu Davet Bizim...

16-06-2013, 06:24	#9
Sürgün25 Dost* Üyelik Tarihi: Nov 2012 Bulunduğu Yer: Paris Yaş: 67 Mesajlar: 784 Tesekkür: 752 174 mesajina 255 kez tesekkür edildi	Erdogan Haddini Asti ! Polis Kursun Sikacakmis ! Share Share this post on Digg Del.icio.us Technorati Twitter __________________ Kapansin El Kapilari, Bir Daha Acilmasin ! Yok Edin; insanin insana Kullugunu, Bu Davet Bizim...

16-06-2013, 06:35	#10
Sürgün25 Dost* Üyelik Tarihi: Nov 2012 Bulunduğu Yer: Paris Yaş: 67 Mesajlar: 784 Tesekkür: 752 174 mesajina 255 kez tesekkür edildi	Buyrun Bûtûn Tûrkiyede yeni sezon; Hirtlar Vadisi Arak Share Share this post on Digg Del.icio.us Technorati Twitter __________________ Kapansin El Kapilari, Bir Daha Acilmasin ! Yok Edin; insanin insana Kullugunu, Bu Davet Bizim...