27-04-2007, 19:31 | #1 |
Aktif Üye
Üyelik Tarihi: Apr 2007
Bulunduğu Yer: dostun sayfasi
Mesajlar: 1,786
Tesekkür: 0
|
ibrahim kaypakkaya
siteadi.com - ibrahim kaypakkaya Türkiye Komünist Partisi-maoist marksist (TKP-ML) ve Türkiye Isçi Köylü Ordusu (TIKKO)'nun kurucusu . Ibrahim Kaypakkaya 1949'da Çorum'da dogdu. Ilkokulu Karamahmut, Ortakisla ve Alacaköy'de okudu. 1961'de Hasanoglan Ögretmen Okulu'nun sinavini kazandi ve ögrenimini burada sürdürdü. Devrimci düsünceyle Hasanoglan Ögretmen Okulu'nda tanisti. Bu okuldan mezun olduktan sonra Yüksek Ögretmen Okulu hazirlik sinifina bir yil devam etti ve Istanbul'da Çapa Ögretmen Okulu'na kaydoldu. Ayni zamanda Istanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümü ögrencisiydi. Bu yillarda özellikle devrimci gençligin anti-emperyalist mücadelesine yakin ilgi duydu. Sosyalist düsünceyi benimseyen Kaypakkaya, okuldaki arkadaslariyla birlikte Fikir Kulüpleri Federasyonu (FKF) Istanbul Sekreterligi ile iliski kurarak, kendi okullarinda da örgütlenme çalismalarina basladi. Bu yillarda TIP üyesi olan Kaypakkaya, siyasal düsüncelerinin yanisira sanata ve edebiyata olan egilimi her konudaki bilgisi, alçakgönüllü kisiligi ile dikkati çekti. Mart 1968'de Çapa yüksek Ögretmen Okulu'ndaki arkadaslariyla FKF'ye bagli Çapa Fikir Kulubü'nü kurdu. Kuruculari arasinda Muzaffer Oruçoglu'nun da bulundugu örgüt okul yönetimi tarafindan tepkiyle karsilandi. Yüksek Ögretmen Okulu'ndaki devrimci ögrencilere karsi baski ve sindirme politikasi baslatildi. Fikir Kulubü'nün baskani olan Ibrahim Kaypakkaya, 6.Filo'ya karsi bildiri yayinladigi gerekçesiyle Kasim 1968'de okuldan atildi. Buna karsi Danistay'dan yürütmeyi durdurma karari almasina ragmen Kaypakkaya'nin Çapa Yüksek Ögretmen Okulu ile olan iliskisi kesildi. Bu dönemde 6.Filo'ya karsi eylemlere, ögrenci örgütlerinin düzenlemis oldugu gösterilere katilan Kaypakkaya, FKF ve TIP içinde basgösteren ayriliklarda Milli Demokratik Devrim (MDD) görüsünü benimsedi. Okuldan atildiktan sonra çesitli islerde çalisarak ve matematik dersi vererek yasamini sürdürdü. Yine bu yillarda özellikle Isçi-Köylü gazetesinin Istanbul'daki bürosunda çalisan Kaypakkaya, burada ve Aydinlik Sosyalist Dergi ve Türk Solu'nda çesitli yazilar yazdi. 1969'da Fikir Kulüpleri Federasyonu'nun genel kurulundan sonra MDD görüsünü benimsemis olanlar arasinda basgösteren ayrilikta, Dogu Perinçek ve arkadaslarinin basini çektigi Proleter Devrimci Aydinlik (PDA) çevresiyle birlikte davrandi. 1969 ve 1970'te yogunlasan kitlesel eylemlerin büyük bir bölümünde yer aldi. Silivri Degirmenköy'deki toprak isgalini destekledigi için gözaltina alindi. O yillarda meydana gelen Demir Döküm, Petrix, Sungurlar, Gislaved gibi isçi eylemlerini de destekleyen Kaypakkaya, 1971'de Çorum ve yöresini gezerek izlenimlerini "Çorum Ilinde Siniflarin Tahlili" adi altinda kaleme aldi. Bundan sonra bir süre Malatya, Tunceli ve Gaziantep yörelerinde örgütsel etkinlikte bulundu. Sikiyönetim ilaniyla birlikte aranmaya basladi. 1972'de o güne kadar birlikte oldugu PDA çevresiyle ideolojik anlasmazliga düstü. Ayni yil Türkiye Ihtilalci Isçi köylü Partisi (TIKP)' nden koparak birlikte oldugu arkadaslariyla Türkiye Komünist Partisi-Marksist Leninist (TKP-ML) adli örgütle ona bagli Türkiye Isçi Köylü Kurtulus Ordusu (TIKKO)'nu kurdu. Özellikle Malatya, Elazig ve Tunceli civarinda örgütlenen TKP-ML'nin ayni zamanda ideolojik önderligini de yapan Ibrahim Kaypakkaya, 24 Ocak 1973'de Tunceli'de Vartinik-Mirik mezralarinda güvenlik güçleri tarafindan sarildi. Çikan çatismada arkadasi Ali Haydar Yildiz öldürüldü, kendisi yaralandi. Yarali olarak kaçan ve bes gün çesitli köylerde saklanan . Kaypakkaya, 29 Ocak 1973'de kaldigi köyde bir ögretmenin ihbari üzerine ele geçirildi. Yarali olmasina ragmen yürütüldü. Buradan ayaklari donmus oldugu halde Diyarbakir'a getirildi ve hastaneye yatirildi. Ayaklarinin kesilmesine izin vermemesine karsin yemegine ilaç konularak donmus olan ayaklari kesildi. Iyilestikten sonra günlerce iskenceye maruz kalan Kaypakkaya, sorgusunda kendisini ve örgütünü baglayacak hiçbir ifade vermedi. 16 Mayis 1973'te götürüldügü sorgudan iki gün sonra Diyarbakir'a gelen babasina intihar ettigi söylendi ve parçalanmis cesedi teslim edildi. Ama gerçeği herkes biliyordu işkencecilerin vucudunu lime lime kesmelerine rağmen 'ser' verip sır vermemiş yoldaşlarına ve halkına bağlığını hayatı pahasına savunmuştur |
Yandaki üye(ler) bu mesajindan dolayi _aytekin_ üyemize tesekkür ettiler | sergen92 (02-04-2011) |
03-06-2007, 03:57 | #2 |
Yeni Üye
Üyelik Tarihi: Mar 2007
Mesajlar: 2
Tesekkür: 0
|
direncin karşısında zulm edenin bir naçar, bir çaresiz kaldığı; halka bağlılık ve inancın karşısında işkencenin gücünü pek alâ yitirdiğini gösteren bir hayat. oniki mart dönemindeki ölümüne direnişiyle efsaneleşerek yeşerip palazlanan bir gururlu dağ çiçeği.. yelesine el sürülmez bir asi küheylan. ser verip sır vermez bir yiğit..
......beni yiğitler götürür katlarına sevda ile varılan yiğitler ki, dilerini tükürmüş yiğitler ki, hâyaları burulan. yanyana, upuzun, boylu boyuca tepeden tırnağa kan. yiğitler ki, herbiri bir parça vatan. gözlerinde bir küfür kasırgası ana-avrat ah ulan... |
Yandaki üye(ler) bu mesajindan dolayi mohikan üyemize tesekkür ettiler | sergen92 (02-04-2011) |
Tags |
ibrahim, kaypakkaya |
Konu Seçenekleri | Bu Konuda Ara |
Modları Göster | |
|
|