10-05-2007, 22:02 | #1 |
Dost
Üyelik Tarihi: Nov 2006
Bulunduğu Yer: kimse bilmez nereli oldugunu?
Mesajlar: 1,169
Tesekkür: 0
|
sibel yalçın destanı
biz hiç teslim olmadık ki
siteadi.com - sibel yalçın destanı daha onsekizinde, ömrünün baharında. ölüm daha çok uzak yaşına. umut onunla, sevinç onunla, gelecek onunla. yükselsin diye erdemin bayrağı semalarımızda, onsekizinde, ömrünün baharında, yüreğine doldurup umudu, düştü hasretinin ardına... erken büyüyor çocuklarımız. onaltı yaşında direnişçi, onsekizinde bir kahraman. öyle bilge, öyle insan. gözlerinde gökyüzünün yedi rengi... uyanıyor bir haziran sabahında istanbul. uyanıyor gazi, uyanıyor armutlu. okmeydanı uyanıyor. gün dönüyor, varoşlardan akıyor hayat. taze bir bahar havası sokaklarda. uyanıyor istanbul, gencecik bir kızın, sibel’in zafer sloganlarıyla. bu haykırış, bu slogan, bu ses... tanıyor bu sesi insanlık. binlerce yıl öncesinden, anadolu köylerinden tanıyor. baba ishak’tan, demirci kawa’dan, köroğlu’ndan, bedrettin’den tanıyor. pir sultan’ın sesi bu, yuzyıllar öncesinden bugüne uzanan... bir ana nasıl korursa yavrularını kötülüklerden, bir güvercin nasıl çırpınırsa yavruları için; öyle koruyor yoldaşlarını. onun mayasında vefa var, özveri var. tereddütsüz kendini feda etmek var yolunu gözleyenlere. o, feda kuşağının evladı. kaç gez geçti de ateş çemberinden, kaç kez sınadı da yüreğini kavgada, öyle aldı bu yükü omuzlarına. geri çekiliyor vuruşa vuruşa, gecekondular sıralanmış yolu boyunca.çiçekleniyor sokaklar, o vuruştukça. gözler aralamış perdeleri. “gir içeri” diyor gözler, “burası siper, burası vatan sana.” sırtından sıvazlıyorlar sibel’i, gözlerimizden bir damla yaş olup akanlar. dört mevsime, yedi iklime sorduklarımız. canımızdan çok sevdiklerimiz. kulağına eğiliyorlar ve “sor bunların hesabını” diyorlar. “bir vakit orman kuytuluklarına atılmanın, dipsiz kuyulara salınmanın, ahlaksızlıkların, namussuzlukların... sor bunların hesabını... makineye kaptırılan kol için sor, üzerine kurşun yağan bedenler için sor”. güç veriyorlar, damarlarına taze kan oluyorlar akacaklarını bile bile... “asıl siz teslim olun” biz hiç teslim olmadık ki! pir sultan, teslim olmadı ki hızır paşa’ya!.. mahir, teslim olmadı ki!.. bedrettin bir kez bile el pençe divan durmadı ki!.. seyit rıza darağacında kendi çekti ya ipini!.. çiftehavuzlar’da, bağcılar’da nazlı nazlı dalgalanan bayrağımız, sabo’larımız, sinan’larımız, niyazi’lerimiz hiç teslim olmadı ki! yazmaz tarih kitapları başeğdiğimizi zulmün önünde. ölüme; yarine hasret bir sevdalı gibi sarılıp öylece ölürüz de başeğmeyiz yine de zulmün önünde... ey evladını yitirmiş analar! ey şafak söktüğünde yolla dizilip, gecekondu sokaklarında çamura, toza bulananlar. alnından akan terle toprağı işleyenler. bir dilim ekmek için, gün doğumuyla gün batımını kör, karanlık mahzenlerde yitirenler. ey işçiler! gökkuşağının renkleriymişçesine tamamlayanlar birbirlerini. anadolu’ya can katanlar, halklarımız... öpün, koklayın hasretle. vatan diye kucaklayın şimdi o gülen fotoğrafı... sibel’i... selam yoldaş selam yoldaş selam sana selam silah elde düşenlere düşen yoldaş der ki “yola devam” ne güzel gülüyorsun alnında parlayan güneş yolumuzu aydınlatıyor selam sana yoldaş selam devam kavgaya devam dinleyin kardeşlerim yoldaşım türkü söylüyor “mutlaka kazanacağız zafer bizimdir” diyor selam sana yoldaş selam ne güzel gülüyorsun selam sana yoldaş selam devam kavgaya devam haykır acını ey halk “haykır acını ey halk! başeğme haykır! bir yol kavşağındasın ve ancak yaraların haykırışlarla onarılır bir yol kavşağındasın ve senin değişmek için çırpınıyor kaderin kuşan alnında biriken o kara teri sırtında şakırdayan kırbacı kopar soluk al ışıldat o mazlum yüreğini bak korlaştı acıların, kozalandı ey halk! parçala şu nankör suskunluğunu başkaldır artık sevginin ve öfkenin uğultusunu bağrına vura vura taşırken sana karşılık gözetmiyor bu gencecik insanlar ne barbarın tehdidi ne dişleri kıran elektirik dalga dalga yayılan o rüzgarı durdurabilir bu direniş senin için ey halk bu çığlık senin kollarınla yıkılsın şu köhne dünya ve coşkuyla yeniden kurulsun diye çınlatıyor hayatı bir yol kavşağındasın fakat mutlaka değişecek kaderin bunu bekliyor şu ıslak çukurlarda üşüyen çocuk bunu bekliyor gözevleri kurutulmuş analar bunu bekliyor zincirin oyduğu bilek bunu bekliyor açlık, kuraklık, ılık ılık akan kan bunun için en genç yerimizi ölümle tanıştırdık kuşan kendini artık biraz da gövdeni yüreğinle kırbaçla ey halk! haykır acını! bu kara dumanı dağıt” namluların gölgesinde, binlerce yürek sahip çıktı sibel’e. komutan, binlerce el üzerinde, sarı bir yıldızın ışığıyla uğurlandı. halk, evladını bağrına bastı. şimdi sokakları yakıp kavuran, gökyüzüne asılı duran güneşin sıcağı değil. bir halkın öfkesi yakıyor şimdi zulmün bağrını. delikanlılılarımız, genç kızlarımız, üzerine dünyanın en güzel türküsünün adı işlenmiş kıpkırmızı fularlarını yüzlerine takıp, savurdukları ateş toplarıyla aydınlatıyorlar gecenin karanlığını. şimdi cenk mevsimidir. dağların heybetini alıp ardına yürüyenler, zından karanlığına direnenler, buca’da, ümraniye’de destan yazanlar ve yeni destanlara bilenenler, anadolu’nun her köşesinde zulmedenlerin düşlerini karabasanlara çevirenler binlerce sibel olup haykırıyorlar: “asıl siz teslim olun!” zafer yakında örse çekiç vuruyoruz kızgın demir tavındadır dalga dalga geliyoruz barikatın ardı vatandır bilek var vuruşmaya soluk var harcanmaya cephe var savaşmaya zafer yakında can var verilecek kardeş var ayakta halkımıza can feda zafer yakında karanlığı deliyoruz zulmü yere çalıyoruz devrim çin yürüyoruz barikatın ardı vatandır tut bayrağı çık sokağa yüreğini koy barikata sar şehirleri haykır öfkeni düşman yenilecek zafer yakında...
__________________
SENI ANLAMAK YASMAKTIR SENI YASAMAK AMANSIZLIGA KAVGA VE POSTAL SESLERI ARASINDA DIRENGENLIGE DURMAKTIR SENI BILMEK YASAMI BILMEK SILAH OMZUNDA TOPRAGA DUSMEKTIR SENI ANLATMAK EYLULU GUNLERI GECMISE YOLAMAKTIR` BANA MAVI ETIKETLI BIR RAKI GETIR DIYARBAKIR’DAN BIR AVUC TOPRAK BİTLİS’TEN BIR TUTAM TÜTÜN AVUCLARINDAN İÇECEGİM BIR TAS SU GETIR MUNZUR’DAN BANA ISTANUL’DAN BIRAZ LODOS MALATYA’DAN SARI KAYISILAR GETIR BANA KENDINIDE GETIR MEMLEKETIMDEN SENINLE BIRLIKTE GETIR MEMLEKETIMI |
11-05-2007, 07:44 | #2 |
Dost
Üyelik Tarihi: Jan 2007
Yaş: 37
Mesajlar: 3,610
Tesekkür: 201
|
ooo bunlar çok güzel paylaşımlar hawimciğim,paylaşımına sağlık.
|
11-05-2007, 09:05 | #3 |
Dost
Üyelik Tarihi: Feb 2007
Bulunduğu Yer: NEFES ALDIĞIM YER!!!!!
Mesajlar: 879
Tesekkür: 0
|
ellerine sağlık dostt teşekkürler..
|
11-05-2007, 09:20 | #4 |
Aktif Üye
Üyelik Tarihi: Apr 2007
Bulunduğu Yer: dostun sayfasi
Mesajlar: 1,786
Tesekkür: 0
|
hawin verdiğin paylasımlar o kadar cok güselki yazacak yorum bulamıyorum emeğine yüreğine sağlık tesekkür etsem yorum yerine olur sanırım
|
11-05-2007, 14:57 | #5 |
Dost
Üyelik Tarihi: Dec 2006
Mesajlar: 407
Tesekkür: 39
|
insanin tüylerini diken diken eden cok güzel bir yazi,ellerine saglik
|
Tags |
destanı, sibel, yalçın |
|
|