Ana Sayfa


Sonbahar Logosu Ana Sayfaya Gidin Ekibimiz Forum Kuralları Arama
Geri Dön   Dostun Sayfasi > Saglik Kösesi
Yardım Takvim Bugünkü Mesajlar Arama

Cevapla
 
LinkBack Konu Seçenekleri Bu Konuda Ara Modları Göster
Eski 26-11-2006, 18:16   #1
Onursal Dost
Memoli - ait Avatar
Üyelik Tarihi: Oct 2006
Bulunduğu Yer: KKTC
Mesajlar: 2,222
Tesekkür: 15
108 mesajina 493 kez tesekkür edildi
 Memoli isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı Kanser Nedir? Nasıl Oluşur?Kalıtsal mıdır?

1. Kanser Nedir?
siteadi.com - Kanser Nedir? Nasıl Oluşur?Kalıtsal mıdır? Kanser, Latincede yengeç anlamına gelen “crab” sözcüğünden türetilmiştir. Yunanlı hekim Hipokrat, hastalığın başladığı bölgeden diğer organlara yayılmasını gözlemleyerek bu tanımlamayı yapmıştır.

Kanser vücuttaki bir hücre grubunun farklılaşarak, aşırı ve kontrolsüz şekilde çoğalması sonucu meydana gelmektedir.

Normalde hücrelerin büyümesi ve çoğalması bir düzen içerisinde olmaktadır. Buna paralel olarak doku ve organlar da görevlerini normal olarak yapabilmektedirler. Ancak bu hücreler anormal şekil ve hızda büyümeye ve çoğalmaya başlarlarsa, tümör adı verilen kitle oluşumuna yol açarlar. Bu anormal hücrelerin köken aldığı organa göre hastalık adlandırılır. (Akciğer kanseri, meme kanseri, prostat kanseri vs.). Genelde tümör tespit edilmeden önce milyonlarca anormal hücre sayısına ulaşması gerekir. 1 cm büyüklüğündeki bir tümör kitlesi, yaklaşık 1012 (1 trilyon) hücreden meydana gelmektedir.


a. Tümör Çeşitleri
Başlangıç bölgeleriyle sınırlı kalan ve yavaş çoğalan hücrelerden oluşan tümörlere iyi huylu (benign) tümör adı verilir. Kistler, siğiller, benler ve polipler benign tümörlerdir. Bunlar vücudun diğer bölgelerine yayılmazlar. Ameliyatla tamamı çıkarılınca da tekrar büyümezler.

Kötü huylu (Malign) tümörler hızla büyüyen anormal hücrelerden oluşur. Bu tümörler diğer dokulara yayılarak oradaki normal hücrelerin yaşamını bozup bir çeşit istila yapmak eğilimindedirler. Malign hücreler, hızla üremelerini sağlayan özelliklere sahiptirler ve genetik yapıları bozulmuş olduğu için anormal proteinler üretirler. Malign hücreler bu özellikleri sayesinde, mikroskobik olarak diğer hücrelerden ayırt edilebilirler. Bu mikroskobik incelemeyi yapan bilim dalı da “Patoloji” dir.

b. Metastaz
Metastaz; kanserli hücrelerin köken aldıkları tümörden ayrılarak, lenf sistemine veya kan dolaşımına girerek diğer organlara taşınması demektir. Bir kere taşındıktan sonra kanserli hücreler hızla çoğalıp büyüyerek o organlarda yeni tümör kitleleri oluştururlar. Sonuçta organların fonksiyonları bozarak hastanın hayatını tehdit edebilirler.

c. Kanserin Sınıflandırılması-İsimlendirilmesi
Kanserler, ortaya çıktıkları organa veya köken aldıkları hücre-doku tipine göre sınıflandırılırlar. Organlara göre akciğer, mide, cilt kanseri gibi isimler alırken, hücre tipine göre karsinom, sarkom, lösemi ve lenfoma gibi ana başlıklar altında adlandırılır. Sonuçta; mide adenokarsinomu, akciğer küçük hücreli karsinomu, kemik sarkomu gibi tanımlardan bahsedilir. İnsana ait kanserlerin yarısına yakını akciğer, meme, prostat veya barsakta ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle araştırmaların çoğu bu alanlar üzerine odaklanmış durumdadır.


2. Kanser Nasıl Oluşur?

Kanserin hücre içindeki gelişimi hemen tamamlanmaz. Kanserli hücreye dönüşmeden önce, o hücrenin genetik bilgisinde (DNA’da) pek çok değişiklik olması gerekir. Hücrelerin anormal büyüme süreci adım adım gelişir. Her bir genetik değişiklik, hücreyi anormal büyüme sürecinde biraz daha ileriye taşır. Bütün hücrelerin genetik özellikleri tıpatıp aynı olmadığı için, genetik değişikliklerin ne zaman gerçekleşeceğini tahmin etmek imkansız gibidir. Dolayısıyla bazı kanser tipleri oldukça yavaş bir seyir gösterirken, bazıları ise hızla ilerleyip bir kaç ayda kişinin sağlığını bozabilir.

Kanserin Evreleri

1. Evre, kanser hücreleri normal hücrelerden ayırt edilebilirler. Kanser hücreleri halen bölgeseldir (genellikle yerinde kanser olarak adlandırılır) ve tümörün cerrahi olarak alınması ile tam bir tedavi mümkündür.
2. Evre, tümör büyüklüğü artar. Kanser hücreleri yakın çevresindeki lenf düğümlerine ulaşabilir ve dokulara yayılma eğilimindedir.
3. Evre ile birlikte, tümör çevre bölgelere doğru ilerler.
4. Evrede, tümörler vücudun diğer bölgelerine yayılır.

Kanserin hücre içindeki gelişimi hemen tamamlanmaz. Kanserli hücreye dönüşmeden önce, o hücrenin genetik bilgisinde (DNA’da) pek çok değişiklik olması gerekir. Hücrelerin anormal büyüme süreci adım adım gelişir. Her bir genetik değişiklik, hücreyi anormal büyüme sürecinde biraz daha ileriye taşır. Bütün hücrelerin genetik özellikleri tıpatıp aynı olmadığı için, genetik değişikliklerin ne zaman gerçekleşeceğini tahmin etmek imkansız gibidir. Dolayısıyla bazı kanser tipleri oldukça yavaş bir seyir gösterirken, bazıları ise hızla ilerleyip bir kaç ayda kişinin sağlığını bozabilir. 1. Evre, kanser hücreleri normal hücrelerden ayırt edilebilirler. Kanser hücreleri halen bölgeseldir (genellikle yerinde kanser olarak adlandırılır) ve tümörün cerrahi olarak alınması ile tam bir tedavi mümkündür. 2. Evre, tümör büyüklüğü artar. Kanser hücreleri yakın çevresindeki lenf düğümlerine ulaşabilir ve dokulara yayılma eğilimindedir. 3. Evre ile birlikte, tümör çevre bölgelere doğru ilerler. 4. Evrede, tümörler vücudun diğer bölgelerine yayılır.

Yakın akrabaları kanserden ölen pek çok kişi “kanser olacak mıyım?” kaygısını taşır. Yapılan bilimsel çalışmalar, birkaç özel durum dışında meme, akciğer, prostat, barsak ve deri kanseri de dahil pek çok kanserin %90-95’inin kalıtsal olarak geçmediğini belirtmektedir.


Karışıklık genellikle “genetik” ve “kalıtsal” kelimelerinin yanlış anlaşılmasından kaynaklanmaktadır. Bu iki kelime tam olarak eş anlamlı değildir. Kırmızı kan hücreleri hariç tüm hücreler gelişimimizi sağlayan, döllenmiş yumurtada bulunan kromozom ve genlerin birebir kopyalarını taşır. Deri, akciğer, mide hücreleri gibi vücudumuzun herhangi bir hücresinde bulunan kromozomlardaki genler çevre koşulları ile kimyasal olarak değişime uğrayarak normal hücrelerin kanser hücrelerine dönüşümüne sebep olabilir. Genler, kişinin vücut hücrelerinde sonradan değişime uğradığı için kanser genetik bir hastalıktır fakat ailesel bir hastalık değildir; çünkü kusurlu genler pek çok vakada aileden geçmemiştir.

Yakın akrabalardan birçoğunun kansere bağlı olarak hayatını kaybetmesi, kanserin kalıtsal bir hastalık olduğu anlamına gelmez. Son zamanlarda yapılan araştırmalar, Amerika’da her beş ölümden birinin sebebinin kanser olduğunu göstermiştir. Eğer 10 tane yakın akrabanızı kaybettiyseniz, muhtemelen 2 veya 3’ünün ölüm nedeninin kansere bağlı olması ailesel değil istatistiksel bir sonuçtur. Eğer bu kişilerin hepsi sigara içiyorsa, 10 kişiden 3 veya daha fazlasının kansere bağlı olarak hayatını kaybetmesi şaşırtıcı değildir.

2. Dünya savaşındaki askerler ile yapılan bir çalışmada 15.000 tek ve çift yumurta ikizinin sağlık durumu savaşdan sonra takip edilmiş, kanser tanısı yönünden ikizlerde hiçbir farklılık gözlenmemiştir. Yani tek yumurta ikizlerinden birinin kansere yakalanması durumunda diğer ikizin de yakalanma oranı topluma göre daha fazla bulunmamıştır.

Kanser vakalarının çok azı ailesel faktörlerden etkilenir. Bu nadir grupta kansere duyarlı genler ailenin diğer üyelerine geçer. Bu genler direkt olarak kansere neden olmaz; fakat bu tür genleri taşıyan kişileri, kansere neden olan çevresel faktörlere daha duyarlı hale getirir.

Son yıllarda bazı kanserlere duyarlı genler tespit edilmiştir. Bu genlerin çoğunun belirli organlarda kansere neden olduğu görülmüştür: BRCA1 ve BRCA2 genleri meme ve over kanserlerine; APC, MSH2 ve MLH1 genleri de barsak kanserine duyarlıdır. Bu genlerin, mutant (anormal) kopyalarını taşıyan insanlarda bazı kanser tipleri topluma oranla daha sık gözlenir.
Her şeye rağmen kişinin yaşam tarzı, (diyet, sigara, alkol tüketimi) kansere zemin hazırlaması açısından, bu genlerden daha etkili olduğu gözükmektedir.

__________________
Yenilikci bir tarzımız için PAYLAŞIMLAR KENDİ uploandmuz olacaktır .... RAR olarak paylaşılan bütün dosyalarda Sitemizin Reklamları Olacaktır.. Aynı zamanda bütün Paylaşmış olcagım Paylaşımlar Anti Virüs Eset Smart sucrity programı ile Taranmış ve Anti virüs ve sapam Hiç bir şekilde olmayacaktır... Ama Hersey Rahmen Bütün Paylaşımları indirdikten sonra Kullanmış oldugunuz Anti virüs Programı ile tarama Yapın... Sorumluluk Kabul edilmez...

İletişim Msn - E - posta

[email protected]
  Alıntı ile Cevapla
Eski 08-10-2007, 22:51   #2
Dost
Delidervish - ait Avatar
Üyelik Tarihi: May 2007
Bulunduğu Yer: istanbul
Yaş: 47
Mesajlar: 305
Tesekkür: 70
40 mesajina 206 kez tesekkür edildi
 Delidervish isimli üyemiz çevrimdışıdır. (Offline)
Tanımlı kanser - ek bilgi

John Hopkins'den KANSER Raporu

1) Herkesin vücudunda kanser hücreleri vardır. Bu kanser hücreleri birkaç milyara kadar ço ğalmadıkça standart testlerde görülmezler. Doktorlar kanser hastalar ına tedaviden sonra vücutlarında art ık kanser hücresi kalmadığını söyledikleri zaman, bu yaln ızca kanser hücrelerinin testlerle saptanamayacak düzeyde olduğ u anlamına gelir.

2) Bir kişinin hayatı boyunca 6 ile 10 kez kanser hücreleri oluşabilir.

3) Kişinin bağışıklık sistemi güçlü olduğu zaman kanser hücreleri yok edilir ve çoğalarak tümör oluşturmalarına engel olunur.

4) Bir kişide kanser olması, o kişide çoklu beslenme eksikliği olduğuna işaret eder. Bunlar genetik, çevresel, beslenme ve yaşam tarzı faktörlerine bağlı olabilir.

5) Çoklu beslenme eksiklini yenebilmek için diyeti değiştirmek ve ek takviye almak bağışıklık sistemini güçlendirir.

6) Kemoterapi hem hızlı çoğalan kanser hücrelerini, hem de kemik iliğinde, sindirim sisteminde v.s.'deki hızlı büyüyen sağlıklı hücreleri yok eder ve karaciğer, böbrekler, kalp, akciğerler v.s.'de organ tahribatına yol açar.

7) Radyasyon kanser hücrelerini yok ederken; sağlıklı hücre, doku ve organları da yakar, yaralar ve zarar verir.

8) Kemoterapi ve radyasyon başlangıçta tümörün küçülmesine yol açar. Kemoterapi ve radyasyon tedavisinin uzaması tümörün daha fazla yok olmasına yol açmaz.

9) Kemoterapi ve radyasyondan dolayı vücut çok fazla toksin yüklenmesine maruz kalınca, bağışıklık sistemi ya tehlikeye düşer, ya da yıkılır; dolayısıyla kişi çeşitli enfeksiyonlara ve komplikasyonlara yenik düşer.

10) Kemoterapi ve radyasyon kanser hücrelerinde mutasyona neden olabilir ve dirençlerinin artarak yok edilmelerini zorlaştırabilir. Cerrahi işlem de kanser hücrelerinin başka taraflara atlamasına neden olabilir.

11) Kanser hücreleri ile savaşmakta etkili bir yöntem ise onları çoğalmak için ihtiyaçları olan gıdalardan yoksun ve aç bırakmaktır.


KANSER HÜCRELERİ AŞAĞIDAKİLERLE BESLENİRLER:

a- Şeker kanser besleyicidir. Şekeri kesilerek kanser hücrelerinin önemli bir gıdası kesilmiş olur. NutraSweet, Equal, Spoonful v.s. gibi tatlandırıcılar zararlı olan Aspartam ile yapılırlar. Daha iyi bir tatlandırıcı Manuka balı veya molastır, ama az miktarda alınmalıdırlar. Sofra tuzunda beyazlatıcı olarak kimyasallar bulunmaktadır. Daha iyi bir seçenek Bragg'in aminosu veya deniz tuzudur.

b- Süt vücudun, özellikle sindirim sisteminde, mukus üretmesine neden olur. Kanser mukusla beslenir. Süt yerine tatlandırılmamış soya sütü tüketilerek kanser hücreleri aç bırakılabilir.

c- Kanser hücreleri asit ortamda gelişirler. Et temelli diyet asittir ve sığır eti veya domuz eti yerine bol balık ve az tavuk eti yemek en iyisidir. Ette, özellikle kanserli kişilere zararı olan, canlı hayvan antibiyotikleri, büyüme hormonları ve parazitleri bulunur.

d- %80 taze sebze ve meyve suyu, kepekli tahıllar, tohumlar, nohutgiller ve biraz meyveden oluşan bir diyet vücudu bazik (alkali) ortamda tutar. %20 de fasulye içeren pişmiş gıdalardan oluşabilir. Taze sebze suları kolayca emilip 15 dakika içinde hücre düzeyine ulaşabilen ve sağlıklı hücreleri besleyen ve çoğalmalarını hızlandıran canlı enzimler içerirler. Sağlıklı hücre üretimi için gerekli olan canlı enzimlerin sağlanması amacıyla, taze sebze (sebzelerin çoğunluğu ve fasulye filizi) yiyin veya suyunu için ve günde 2-3 kez çiğ sebze yiyin. Enzimler 40o C'de yok olurlar.

e- Yüksek kafein içerikli kahve, çay ve çikolatadan uzak durun. Yeşil çay daha iyi bir seçenektir ve kanserle savaşan özellikleri vardır. Bilinen toksinler ve ağır metaller içeren musluk suyu yerine arıtılmış veya filtrelenmiş su içiniz. Damıtılmış su asittir, kaçınılmalıdır.

12) Et proteininin sindirimi zordur ve çok sindirim enzimi ister. Bağırsaklarda duran sindirilmemiş et çürür ve daha çok toksin birikimine neden olur.

13) Kanser hücrelerinin duvarları sert protein ile kaplıdır. Et yemekten kaçınarak veya azaltarak, kanser hücrelerinin protein duvarlarına saldıran enzimler daha çok açığa çıkar ve vücudun öldürücü hücrelerinin kanser hücrelerini yok etmelerini sağlar.

14) Bazı destek maddeleri (IP6, Flor-ssence, Essiac, anti-oksidanlar, vitaminler, mineraller, EFA'lar v.s..) bağışıklık sistemini güçlendirerek, vücudun kendi öldürücü hücrelerinin kanser hücrelerini yok etmesine yardımcı olur. E vitamini gibi diğer destek maddelerinin de, vücudun hasarlı, istenmeyen veya ihtiyaç olmayan hücrelerin atılmasının normal yolu olan, apoptoziz veya programlanmış hücre ölümüne yardımcı olduğu bilinmektedir.

15) Kanser zihinsel, bedeni ve ruhsal bir hastalıktır. Öngörülü ve olumlu bir ruh kanser savaşçısını muzaffer yapar. Öfke, affetmezlik ve acı bedeni stresli ve asitli bir ortama sokar. Seven ve affeden bir ruha sahip olmayı öğrenin. Sakin olmayı ve hayatın tadını çıkarmayı öğrenin.
16) Kanser hücreleri oksijenli ortamda gelişemezler. Günlük egzersizler ve derin nefes alma hücre düzeyine kadar daha fazla oksijen alınmasına yardımcı olur.
Oksijen terapisi kanser hücrelerini yok etmek için diğer bir yöntemdir.


JOHN HOPKINS HASTANESİ'NDEN KANSER GÜNCELLEMESİ


1) Mikrodalga fırına plastik kap koymayınız.

2) Dondurucuya su şişesi koymayınız.

3) Mikro dalga fırınına plastik ambalaj koymayınız.

4) John Hopkins Hastanesi bunu yakın bir zamanda bülteninde yayınlamıştır. Bu bilgi Walter Reed Ordu Tıp Merkezi tarafından da yayınlanmaktadır. Dioksin kimyasalları kansere, özellikle de göğüs kanserine, neden olmaktadır. Dioksinler vücudumuzun hücreleri için son derece zehirlidir. Plastik şişelerdeki suyu dondurmayınız, çünkü bu plastiğin içindeki dioksinin salınmasına neden olur.
Castle Hastanesi Sağlıklılık Programı Yöneticisi Dr. Edward Fujimoto bu sağlık tehdidini anlatmak için yakınlarda bir televizyon programına çıktı. Dioksinleri ve bizim için ne kadar kötü olduklarını anlattı. Plastik kaplar içindeki yiyeceklerimizi mikrodalga fırınlarda ısıtmamamız gerektiğini söyledi. Bu özellikle de yağlı yiyecekler için geçerli. (İngilizce metindeki fat sözcüğünün gerçek anlamı hayvansal yağdır.) Söylediğine göre yağ, yüksek sıcaklık ve plastik kombinasyonu dioksinin gıdaya geçmesine ve sonunda vücudumuzun hücrelerine ulaşmasına neden olmaktadır.
Bunun yerine kendisi yemekleri ısıtmak için Corning Ware, Pyrex gibi cam kaplar veya seramik kaplar kullanılmasını tavsiye etmektedir. Yani hazır yemek ve çorbalar ısıtılmadan önce ambalajından çıkarılıp uygun kaplara konulmalıdır.
Kağıt uygundur, ama kağıdın içinde de ne olduğu bilinmemektedir. Sıcaklığa dayanıklı cam kap kullanmak daha güvenlidir. Kendisi yakın bir zamanda fast food restoranlarının plastik köpük kaplardan kağıt kaplara döndüğünü de hatırlattı. Nedenlerden bir dioksin sorunuydu.
Kendisi plastik ambalaj malzemesi ile örtülmüş yiyeceklerin mikrodalga fırında pişirilmesinin aynı derecede sakıncalı olduğunu da söyledi. Yiyecekler radyasyona maruz kalıp ısınıca, yüksek sıcaklıkta plastiğin içindeki zehirli toksinler eriyip yiyeceklerin üstüne damlamaktadır. Yiyecekler plastik yerine kağıt havlu ile örtülebilir

__________________
Ağlamakla gülmek ikiz kardeşdir
Dünya her canlıya misafirhane,
Bilirsin ki doğmak ölmek içindir,
Ecelmiş , mecelmiş hepsi bahane.....

İster Musa gibi turda dur dikil,
İster İsa gibi semaya çekil,
İster zerdüşte gel güneş ol dökül,
Herkezi gönlünce sev tane tane....
  Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Tags
kanser, müdür, nasıl, nedir, oluşurkalıtsal


Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodları Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık



Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 19:47 .
Telif Hakları vBulletin v3.8.4 © 2000-2024, ve
Jelsoft Enterprises Ltd.'e Aittir.

Modified by HAKANDOST

eXTReMe Tracker




Valid XHTML 1.0 Transitional


Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.1