26-05-2019, 14:31 | #1 |
Can Dost
Üyelik Tarihi: Apr 2010
Mesajlar: 1,058
Tesekkür: 1044
|
Aşık Kemter
Âşık Kemter Sivas’a bağlı Şarkışla ilçesinin Kale köyünde doğdu.
siteadi.com - Aşık Kemter Kale köyü, Emlek Bölgesi denilen Kızılırmak havzasındadır. Emlek Bölgesi; Âşık Veli, Agahî, Kul Sabri, Âşık Veysel, Âşık Hüseyin, Ali İzzet Özkan, Âşık Devranî ve adı yeterince duyulmamış yüzlerce ozanın ve bağlama çalıp türkü söyleyen yöre sanatçısının yetiştiği, halk kültürümüz açısından çok önemli bir bölgedir. Kemter Baba bu bölgede yetişen ozanların içinde adı ve şiirleri antolojilerde yer alan ilk ozandır. Bir bakıma daha sonraki Emlek ozanlarına örnek olmuş, onları etkilemiştir. Şiirlerinde “Sefil Kemter” , “Dertli Kemter” mahlaslarını da kullanmıştır. Kemter Baba’nın yaşamıyla ilgili hiçbir yazılı kaynak yoktur. 18. yüzyılın ortalarında doğduğunu tahmini olarak söyleyebiliriz. Âşık Veysel’den edinilen bilgilere göre Konya’dan evlidir ve çiftçilikle geçimini sağlamıştır. Yaşadığı yıllar halkın sıkıntılı, meşakkatli dönemlerdir. İnsanların geçim dertleri kültürel değerlerinden önceliklidir. Bu yüzden Kemter Baba’nın değeri sağlığında yeterince anlaşılamamıştır. O yıllarda köyde okuma yazma bilen olmadığı için şiirleri kaleme alınamamış, çoğu günümüze ulaşamamıştır. Bilinen şiirleri kulaktan kulağa aktarılarak bugüne taşınanlardan ibarettir. Kemter’in dizinin dibine oturtup aşıklığın bütün kurallarını ve törelerini öğrettiği İğdecikli Veli ile dost olması, Kemter Baba ile ilgili bazı konuların açığa çıkmasını sağlamış, sanatıyla ilgili belli ip uçları edinmemize yardımcı olmuştur. Âşık Veli’nin, ustasının öldüğündesöylediği ağıdın, hem duygulu bir anlatımı hem de Kemter’le ilgili bilgiler içeren, onunçeşitli yanlarını anlatan bir özelliği vardır: Şu yalan dünyada bir üstat buldum Bırakmadın beni işime felek Yaslı olan şaşkın olur dem be dem Ne okursun bilmem guşuma felek * * * Kemter dürlü kemhaları dokurdu İsmini söylerim dilimde virdi Sene bin iki yüz otuz dört idi Yükletti göçünü kışını felek * * * Kemter türlü alemlere ermişti Yedi farzı üç sünneti kılmıştı Ölmeden yedi yıl evvel ölmüştü Kahredip dururum boşuna felek * * * Veli’m eydür Kemter gitti kimim var Aldırdım Kemter’i yeni gamım var Usta idi yapılacak damım var Hiç mi iş gelmedi başına felek Kemter Baba’nın 1818 de öldüğünü Âşık Veli’nin ağıtından anlıyoruz. Ancak nasıl öldüğünü, mezarının nerede olduğunu kimse bilmiyor. Kemter’in şiirlerinde, ancak medrese eğitimi alan ozanlarda rastlayabileceğimiz bir anlatım zenginliği vardır. O dönemin bazı aşıklarında gördüğümüz ağdalı bir anlatım yerine, halkın kullandığı duru, temiz bir Türkçe’yi yeğlemiş; hece vezninin çok sevilen 11 ve 8 heceli kalıplarında eserler bırakmıştır. Gözlerin sevdiğim ağlatma beni Gözlerin sevdiğim ağlatma beni Aşıkı ağlatmak ar değil midir? Aşkın ateşine dağlattın beni Şu sinemde yanan nar değil midir? * * * Her nereye varsam methin eylerim Senin hayalinle gönlüm eğlerim Senden özge kisb-i kârı neylerim Didâra baktığım kâr değil midir? * * * Ala gözlüm kapınızdan esilmem Tûrab oldum her ayağa basılmam Varıp Mansur gibi dâra asılmam Zülfün teli bana dâr değil midir? * * * Senin muhabbetin cesette candan Ne mümkün sevdiğim vaz gelmem senden Güzel dostum niçin kaçarsın benden Dertli Kemter sana yâr değil midir? Çoktan beri dostu gördüğüm yoktur Çoktan beri dostu gördüğüm yoktur Onun için gönül berbâde dilber Gam yemezdim şu dünyada öldüğüm İçeydim elinden bir bâde dilber * * * Değişmezem dostu dünya varına Yiğidin yazılan gelir serine Kalmadı bu dünya güzel Şirin’e Kayalar yardırdı Ferhat’a dilber * * * Dertli Kemteri’nin budur muradı Sert a ser cihanı gezdi aradı Nice bir edersin sen bu muradı Bölünmez nemiz var arada dilber |
Yandaki üye(ler) bu mesajindan dolayi murican üyemize tesekkür ettiler | HÜLYADOST (31-05-2019) |
|
|