|
Serbest Bölge! Kategorize edemediğiniz her telden konuyu bu başlık altında tartışabilirsiniz. |
|
LinkBack | Konu Seçenekleri | Bu Konuda Ara | Modları Göster |
20-08-2007, 11:19 | #1 |
Dost
Üyelik Tarihi: Jan 2007
Yaş: 37
Mesajlar: 3,610
Tesekkür: 201
|
Bu Şehir Yıkılmayacak...
BU ŞEHİR YIKILMAYACAK
siteadi.com - Bu Şehir Yıkılmayacak... Ben bir tek sana inanıyorum sevgili. Ve sen de bu şehirde yaşıyorsun. Bu bana yetiyor. Benim bu şehre sonuna dek inanmam için bundan iyi bir neden yok şu an.… Dünyanın en yalnız, en karamsar, içimizdeki o büyük ve o kapanmaz boşluklarıyla yaşayan iki insanıydık biz tanıştığımızda. Birbirimiz için hem en büyük ödül, hem de en büyük cezaydık.… Kimse bizim içimizi görmüyordu. Görmedikleri için dışarıda kalıyor ve nefret edip çekip gidiyordu. Sonra bize duydukları bu nefreti bir yerde öylesine unutup başkasına gidiyorlardı. Sonra bize duydukları bu nefreti hiç olmadık bir yerde unutulmuş bir şekilde buluyor, onu içimizdeki yaraya saplıyorduk. Hiç haberleri olmuyordu. Bizi hatırladıklarında bizden nefret ettiklerini bile unutmuş oluyorlardı çoğu kez. Bizi boşluklarına çekmek istiyorlardı bu kez. Bize geriye cam kırıklarını bırakıyorlardı. Nefes aldıkça içimize batan cam kırıklarını. Oysa nefes almaya tapıyorduk biz; biz ikimiz dünyanın en karamsar yaşama sevdalısıydık. Ama nefes aldıkça, o en çok sevdiğimiz şeyi tekrarladıkça içimiz paramparça oluyordu.… En çok bu acı hatırlatıyordu bize yaşadığımızı.… Ben bu şehre tapıyorum sevgili. Ve birçokları yıkımdan ve yokoluştan bahsedip bu şehirden kaçmayı düşlerken, şimdi en çok sen benziyorsun bu şehre. Çünkü bugüne dek karşına çıkanlar senin sadece güzelliğini, o dayanılmaz çekiciliğini, o ulaşılması kolay sandıkları büyünü gördüler. Kimse içindeki kanayan yüreğini, o derin, kapanması güç boşluklarını, nefes alırken kalbine, damarlarına batan cam kırıklarını görmedi. İçine giremedikleri için senden nefret edip kaçtılar, sonra nefretlerini olmadık bir yerde unutup bir başkasına gittiler.… Sen bu unutulmuş nefretleri arayıp bulmak için kimbilir kaç kez kaybolmuştun bu şehirde.… Şimdi sen en çok bu şehre benziyorsun sevgili. Bir yanın gökyüzünde çılgınca şarkı söylüyor, bir yanın dünyanın en dokunulmaz fahişesi. Ama her nefes aldığında içine cam kırıkları batıyor. Her nefes aldığında içindeki karanlık biraz daha büyüyor. Biraz daha ulaşılmaz, biraz daha uzak oluyorsun. Çünkü insanlara yaklaştıkça hep daha uzaklara itildin sen. Sarılmak istedikçe onlara, biraz daha boşluğa savruldun.… Ama unutma, sen de benim gibi hiç büyümeyen bir çocuksun. Tapıyorsun yaşamaya, tapıyorsun nefes almaya. Onca acı çekmene rağmen AŞKA AŞIKSIN sen de bu şehir gibi… BENİM GİBİ… Cezmi ERSÖZ
__________________
Ben bir ırmağım, dağlardan coşarım Akma deme bana, ben akarak yaşarım |
20-08-2007, 13:40 | #2 |
Dost
Üyelik Tarihi: Jan 2007
Mesajlar: 2,341
Tesekkür: 100
|
emeğine sağlık pınarcığım çok güzel bir yazı
|
20-08-2007, 14:01 | #3 |
Onursal Dost
Üyelik Tarihi: Oct 2006
Bulunduğu Yer: ANTALYA
Mesajlar: 1,727
Tesekkür: 5
|
Melikeye aynen katılıyorum..çok güzel bir yazı..teşekkürler pınarcım
__________________
"YAŞAMAK DİRENMEKTİR YANGIN YÜREKLİM" [email protected] hoşça kal kırık sazım, sevdamın yaralı türküsü hoşçakal sazımdaki hüznü
içimdeki sızıyı boynu bükük karanfilimi ve yüreğimin yangınını bırakıp rüzgarlara sırılsıklam yalnızlığımı alıp yanıma gidiyorum hoşça kal bağrımın ateşi, kalbimin ahı, mühür gözlü yar hoşçakal |
20-08-2007, 16:51 | #4 |
Aktif Üye
Üyelik Tarihi: Apr 2007
Bulunduğu Yer: dostun sayfasi
Mesajlar: 1,786
Tesekkür: 0
|
yüreğine sağlık pınar.
|
20-08-2007, 18:26 | #5 |
Dost
Üyelik Tarihi: Aug 2007
Bulunduğu Yer: inönü üniversitesi
Yaş: 44
Mesajlar: 426
Tesekkür: 0
|
emeğine sağlık.cezmi ersöz de yazmış hani
|
Tags |
yıkılmayacak, şehir |
|
|